Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/20275 Esas 2007/22741 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/20275
Karar No: 2007/22741

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/20275 Esas 2007/22741 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2007/20275 E.  ,  2007/22741 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İzmir 4. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 17/05/2007
    NUMARASI : 2005/634-2007/416

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı vekili tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine adı geçen vekilinin yasal sürede icra mahkemesine başvurarak, müvekkilinin borcu olmadığını, çekte müvekkiline ait olmayan yazı ve imzalar bulunduğunu, çekin tahrifat öncesi keşide tarihine göre kambiyo vasfını yitirdiğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği anlaşılmıştır.
    Takip dayanağı çekin incelenmesinde keşide tarihinin 22.6.2004 iken 22.7.2005 olarak düzeltildiği ve düzeltmenin yanına paraf atıldığı görülmektedir. HUMK.298. maddesinde: “ senette mevcut bulunan çıkıntı ve kezalik senedin metninde veya hamişindeki hak ve silinti ayrıca tasdik edilmemiş ise inkar halinde keemlenyekündür” hükmü yer almaktadır.
    Mahkemece yaptırılan inceleme sonucunda grafolog bilirkişi .......................... düzenlediği 01.06.2006 tarihli raporunda çekteki keşideci imzasının ve keşide yerindeki paraf imzasının borçlunun eli ürünü olduğunu bildirmiştir.
    Borçlu vekili Mahkemeye verdiği 21.06.2006 tarihli dilekçesinde itirazlarının çekteki imzaya değil, keşide tarihindeki paraf imzasına yönelik olduğunu açıklayarak bilirkişi raporuna itiraz etmiştir.
    İtiraz üzerine Adli Tıp Fizik İhtisas Dairesi"nde düzenlenen 20.04.2007 günlü raporda ise, (çekte keşide tarihinin sol tarafına atılmış olan imzanın basit tersimli, önemli ayırt edici karakteristik ve yazı unsuru içermeyen imza olması nedeni ile söz konusu imzanın aidiyetinin ve bu meyanda ................................’ın eli ürünü olup olmadığının tesbit edilemediği sonucuna varıldığı)nın  açıklandığı görülmektedir.
    Böylece her iki bilirkişi raporu arasında aykırılık oluşmuştur.
    Adli Tıp Kurumunun Fizik İhtisas Dairesi’nin imza incelemesinde son mercii olarak kabulü mümkün bulunmadığından bu rapora üstünlük tanınarak sonuca gidilemez. 
    Bu durumda, mahkemece yeniden oluşturulacak ve yazı biliminden anlar 3 kişilik bilirkişi kurulundan rapor alınarak iki rapor arasındaki aykırılık giderildikten sonra, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.
    Kabule göre de; senette ki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti senet elinde olup takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir.( HGK. nun 26.04.2006 tarih ve  2006/12-259 esas, 2006/231 sayılı kararı) Mahkemece davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), 13,10 YTL onama harcı alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına 04.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.