Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Sanığa yükletilen birden fazla kişiyle birlikte tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı, Anlaşıldığından, sanık ..."in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2-Hakaret suçundan kurulan hükmün temyizine gelince; Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Aynı olay bütünlüğü içerisinde işlenen tehdit suçundan hüküm kurulurken ""cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkileri, lehine takdiri indirim nedeni olarak kabul edilerek"" şeklindeki gerekçeyle TCK"nın 62. maddesi uygulandığı halde hakaret suçunda ""yargılama sürecinden ve tüm dosya kapsamından edinilen suç işleme konusundaki eğilimi nazara alınarak"" şeklindeki gerekçeyle uygulanmayarak cezanın bireyselleştirilmesinde çelişkiye yol açılması, Kanuna aykırı, sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.