Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Taksirle öldürme suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, TCK"nın 85/1, 62. maddeleri gereğince 20 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair Cizre 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/01/2013 tarihli ve 2012/985 esas, 2013/64 karar sayılı kararının 28/02/2013 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 30/06/2016 tarihinde TCK"nın 203/1 maddesinde düzenlenen hali ile mühür bozma suçunu işlediği ve Cizre 3. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 04/12/2017 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Cizre 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/04/2018 tarihli ve 2018/159 Esas, 2018/358 Karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi: Sanığın TCK"nın 85/1. maddesi uyarınca tayin olunan 2 yıl hapis cezasından, aynı Kanunun 62/1. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılması sonucu 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken, TCK"nın 62/1. maddesi gereğince yapılan indirim sonucu 20 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmek suretiyle sanık hakkında eksik ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 5237 sayılı TCK"nın 53/1-2-3. maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulama olanağı bulunmadığı gözetilmeden taksirle yaralama suçundan hüküm kurulurken anılan madde ile sanık hakkında hak yoksunluğuna hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükümden TCK"nın 53/1-2-3. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.