11. Ceza Dairesi 2016/3526 E. , 2018/3137 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Sanık ... hakkında mahkumiyet
Sanık ... hakkında beraat
Sanıklar hakkında, vergi incelemesi ve mütalaaya uygun şekilde 2010 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan mahallinde kamu davası açılmasının sağlanması mümkün görülmüştür.
5271 sayılı CMK"nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup, iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulmasının mümkün bulunmadığı, vergi suçu raporu, mütalaa ile eklerinin, sanıklar hakkında "2008, 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek" suçuna ilişkin olduğu, Sultanbeyli Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 24.05.2012 tarih ve 2012/1631 Esas sayılı iddianamesi ile vergi suçu raporuna kısmen aykırı olarak, sanıklar hakkında 2009 yılında faaliyete başlamasına rağmen 2008 takvim yılında vergi mükellefi ..."a 6 adet fatura düzenledikleri, 2009 takvim yılında ise sahte fatura kullandıkları iddiasıyla kamu davası açıldığı anlaşılmakla, mahkemece sahte fatura düzenleme ve kullanma eylemlerinin birbirinden bağımsız ve ayrı suçları oluşturduğu ve birbirine dönüşmeyeceği gözetilip, sanıklar hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan Cumhuriyet Başsavcılığı"na ihbarda bulunulup dava açılması halinde birleştirilerek sahte fatura kullanma suçundan verilmiş dava şartı olan mütalaa bulunmadığından davanın düşürülmesine, sahte fatura düzenleme suçu yönünden ise, sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun"un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre faturaların Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi bakımından; öncelikle 2009 ve 2010 takvim yılında düzenlendiği iddia edilen suça konu faturaların asıl yada onaylı suretlerinden kanaat oluşturacak sayıda temin edilip dosya arasına konulması ve incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadıklarının tespit edilmesi, sahte olduğu iddia olunan faturaları kullanan şahıs/şirketler hakkında karşıt inceleme raporları düzenlenip düzenlenmediği, dava açılıp açılmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi ve faturaları kullanan şahıs/şirket yetkilileri dinlenerek suça konu faturaları kimden hangi hukuki ilişkiye dayanarak aldıkları, sanıkları tanıyıp tanımadıkları sorularak, gerektiğinde faturalar üzerinde yer alan imza ve yazıların sanıklara aidiyeti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, sanık ... hakkında ""2008 takvim yılında sahte fatura kullanmak" suçundan açılmış bir dava ve dava şartı olan mütalaanın bulunmadığı, yine ""2009 takvim yılında sahte fatura kullanmak"" suçundan verilmiş dava şartı olan mütalaanın bulunmadığı gözetilmeksizin "2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura kullanmak" suçlarından mahkumiyet kararı, sanık ... hakkında ise, dava şartı olan mütalaa bulunmayan ""2009 takvim yılında sahte fatura kullanmak"" suçundan yargılamaya devamla yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen sanıklar hakkında kurulan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.