Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/5155 Esas 2019/7800 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5155
Karar No: 2019/7800
Karar Tarihi: 27.11.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/5155 Esas 2019/7800 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı Hazine, uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazların yüzölçümünün eksildiği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, mahkeme kararı usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Askı ilanı içerisinde açılan davalara bakma görevi Kadastro Mahkemesine aittir. Mahkemelerin görevlerine ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkin olup, mahkemelerce re\"sen nazara alınması gerekir. Mahkemece, davanın askı ilan süresi içerisinde açılmış olması nedeniyle Kadastro Mahkemesinin görevli olduğu dikkate alınarak, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilerek keşif yapılıp gerektiğinde dava konusu taşınmaz malikleri yöntemince davaya dahil edildikten sonra işin esası hakkında hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek hüküm bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 26/B maddesi.

16. Hukuk Dairesi 2019/5155 E. , 2019/7800 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama kadastrosu sırasında,... Köyü çalışma alanında ve tapuda Hazine adına kayıtlı bulunan eski 1595, 1597, 1598 ve 1600 parsel sayılı 126000, 48400, 85960, 183750 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, sırasıyla 171 ada 1, 112, 8 ve 9 parsel numarasıyla ve 96.276.28, 12.658.89, 64.293,85 ve 115.822,07 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı Hazine, uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazların yüzölçümünün eksildiği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Her ne kadar mahkemece işin esasına girilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Gerek çekişmeli taşınmaz tutanaklarından, gerekse Kadastro Müdürlüğünün dosya içerisinde bulunan 04.11.2015 tarihli yazısından, uygulama kadastro tutanaklarının 24.06.2015 ve 23.07.2015 tarihleri arasında askı ilanına çıkartıldığı ve buna göre 14.07.2015 tarihinde açılan eldeki davanın askı ilan süresi içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 26/B maddesi uyarınca, askı ilanı içerisinde açılan davalara bakma görevi Kadastro Mahkemesine aittir. Mahkemelerin görevlerine ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkin olup, mahkemelerce re"sen nazara alınması gerekir.
Hal böyle olunca; Mahkemece, davanın askı ilan süresi içerisinde açılmış olması nedeniyle Kadastro Mahkemesinin görevli olduğu dikkate alınarak, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilerek keşif yapılıp gerektiğinde dava konusu taşınmaz malikleri yöntemince davaya dahil edildikten sonra işin esası hakkında hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.