19. Hukuk Dairesi 2015/16789 E. , 2016/8468 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
.
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, ekonomik sıkıntı nedeniyle müvekkilinin borçlarını zamanında ödemediği için davalının icra takibine giriştiğini, takipten sonra müvekkilinin 30.11.2012 tarihli 28.406,00 TL bedelli çeki davalıya vererek borcunu kapattığını, davalının 30.11.2012 tarihi itibariyle müvekkili şirketi ibra ettiğini, buna rağmen davalının haksız olarak takibe devam etiğini ileri sürerek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, iddiaya konu ibranamenin müvekkili şirketi bağlamayacağını, söz konusu ibranamenin dava dışı ... tarafından şahıs sıfatı ile imzalandığını, bir an için ibranamenin geçerli olduğu kabul edilecek olsa bile yapılan bu ibranın takibe konu olan borcu kapsamadığını, takibe konu olan alacağın çeke dayanmadığını, müvekkilinin davacıya verdiği hizmetin karşılığının davacı tarafından çoğu zaman çekle ödendiğini, işbu çeklerden davacı şirketin keşide ettiği 22.12.2012 vadeli 18.000,00 TL"lik ve 21.01.2013 vadeli 20.000 TL"lik çeklerin karşılıksız çıktığını belirterek, davanın reddine ve %20 oranında tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde, davacı borçlunun.... İcra Müdürlüğü"nün 2012/7908 sayılı dosyasına konu borcu dışında başka borçları da bulunduğu, ibranamedeki beyanın duruşmada dinlenen davalı şirket temsilcisi tarafından kabul edilmediği, tüm borçların verilen çek ile ödenmiş kabul edilemeyeceği, davacı taraf ibranamenin aslını ibraz etmediğinden imza incelemesinin yapılamadığı, bu durumda ibraname metnine itibar edilemeyeceği, her ne kadar davacı tarafından davalıya verilen 28.406,00 TL bedelli çek ödenmiş ise de, bu çekin takip konusu borç için verildiği konusunun sabit olmadığı gerekçeleriyle sübut bulunmayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı, çekle ödeme iddiasına dayanmış, davalı ise iddiaya konu çekin takip konusu alacakla ilgili olmadığını savunmuştur. Oysa dosyaya sunulan ve davalı tarafından düzenlenen 30.11.2012 tarihli tahsilat makbuzu iddia konusu çeke ilişkin olup, davacı şirket adına düzenlenmiştir. Yine dosyada bir örneği bulunan ve davalı şirketin yetkili temsilcisi olduğu anlaşılan dava dışı ... imzalı ibraname içeriğinden çekin aslının elden alındığı ve işbu çekle beraber 30.11.2012 tarihi itibariyle geriye dönük hiçbir alacağın kalmadığına dair ibraname verildiği anlaşılmaktadır. İbranamedeki imza inkar edilmediği gibi gerek cevap dilekçesinde gerekse davalı vekilinin 10.10.2014 tarihli beyan dilekçesinde ibranamenin kapsamına itiraz edilmemiş, sadece ibranamede şirket kaşesi bulunmadığından şirketi bağlamayacağı yönünde savunmalar ileri sürülmüştür. Her ne kadar davalı şirket yetkilisi ... 09.02.2015 tarihli duruşmadaki beyanlarında ibraname metninin bir kısmının sonradan yazıldığını belirtmiş ise de, davalı vekilinin önceki savunmalarında bu konuda bir savunmaya yer verilmediğinden anılan beyanların hükme gerekçe yapılması savunmanın genişletilmesi yasağı karşısında davalı tarafın açık muvafakatının bulunmaması nedeniyle isabetli görülmemiştir. İddiaya konu edilen çekin de ödenmiş olduğu ve dava konusu borcun ödeme nedeniyle sona erdiği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.