Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki her iki taraf vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçilmiştir. Borçlu vekilinin 21.02.2007 tarihinde Mersin İcra Mahkemesi aracılığı ile Hatay İcra Mahkemesi’ne gönderdiği dilekçesinde ödeme emrinin müvekkiline 16.02.2007 tarihinde tebliğ edildiğini açıklamış ve itiraz harcını ise  22.02.2007 tarihinde yatırdığı görülmektedir. Borçlunun şikayet dilekçesinde öne sürdüğü iddialar İİK.nun 168/1-3-4 ve 5. maddeleri kapsamında olup 5 gün içerisinde icra mahkemesine sunulması zorunlu bulunmaktadır.
Yargıtay içtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 06.02.1984 tarih 7/3 sayılı kararına göre (harca tabi davalarda, dava; harcın ödendiği tarihte açılmış sayılır.)
Bu durumda borçlular vekilinin mahkemeye başvurusu harcın yatırıldığı 22.02.2007 tarihine göre yasada öngörülen süreden sonra olup bu husus mahkemece re’sen gözetilerek istemin süreden reddi yerine esasın incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle alacaklı yararına İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 30.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.