17. Ceza Dairesi 2017/6169 E. , 2018/3528 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15.04.2014 tarih, 2013/13-136 Esas ve 2014/193 Karar numaralı ""...Soruşturma aşamasında elde ettiği delillerden ulaştığı sonuca göre iddianameyi hazırlamakla görevli iddia makamı, düzenlenen iddianame ile CMK’nun 225/1. maddesi uyarınca kovuşturma aşamasının sınırlarını belirlemektedir. Bu bakımdan iddianamede, yüklenen suçun unsurlarını oluşturan fiil/fiillerin nelerden ibaret olduğunun hiçbir tereddüte yer bırakmayacak biçimde açıklanması zorunludur. Böylelikle sanık; iddianameden üzerine atılı suçun ne olduğunu hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde anlamalı, buna göre savunmasını yapabilmeli ve delillerini sunabilmelidir. CMK"nun 226. maddesindeki düzenlemeyle iddianamede anlatılan eylem değişmemiş olduğunda, kanun koyucu o eylemin hukuksal niteliğinde değişiklik olmasını "yargılamanın sınırlılığı" ilkesine aykırı görmemiş, bu gibi hallerde sanığa ek savunma hakkı verilerek değişen suç niteliğine göre bir hüküm kurulmasına imkan sağlamıştır. Bu düzenlemenin bir sonucu olarak mahkeme, eylemin hangi suçu oluşturacağına ilişkin nitelendirmede iddia ve savunmayla bağlı değildir. İddianamede anlatılan ve kapsamı belirlenen olayın dışında bir fail ve fiilin yargılanması söz konusu olduğunda ise, suç duyurusunda bulunulması ve iddianame ile dava açılması halinde gerekli görülürse her iki iddianame ile açılan davaların birleştirilmesi yoluna gidilebilecektir..."" şeklindeki kararı göz önüne alındığında, sanıkların TCK"nın 141/1. maddesi gereğince cezalandırılması için kamu davası açıldığı, sanıkların TCK"nın 165/1. maddesinin uygulanması ihtimaline binaen ek savunmalarının alınarak suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan mahkumiyetlerine karar verildiğinin anlaşılması karşısında; sanıklar hakkında tanzim olunan iddianamede suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan açılmış bir dava olmadığı ve iddianamede bu suça ilişkin bir anlatım da bulunmadığı halde, anılan suçtan ek savunma verildikten sonra sanıkların mahkumiyetlerine karar verilmesi suretiyle, "Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir." şeklinde düzenlenen 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 225/1. maddesine aykırı davranılması,
2-TCK"nın 168/2. maddesinin yalnızca hırsızlık, mala zarar verme, güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık, hileli iflâs, taksirli iflâs ve karşılıksız yararlanma suçlarında uygulanabileceği, TCK"nın 168. maddesinde tahdidi olarak sayılan suçlardan olmayan suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçu yönünden sanıklar hakkında TCK"nın 168/2. maddesinin tatbik edilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Sanıklar hakkında hükümler kurulurken, TCK"nın 165/1 ve 168/2 maddeleri uyarınca belirlenen 3"er ay hapis ve 2"şer gün adli para cezaları üzerinden, aynı Kanun"un 62/1. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak 2 ay 15 gün hapis ve 1 gün adli para cezası yerine 2 ay 25 gün hapis ve 1 gün adli para cezasına hükmetmek suretiyle sanıklar hakkında eksik ceza tayini,
4-Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2004/566 Esas ve 2005/138 Karar sayılı ve 31.03.2005 tarihinde kesinleşen ilamına konu hükümlülüğün “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçuna ilişkin olduğunun anlaşılması karşısında; 6545 sayılı Kanunla getirilen TCK"nın 191. maddesindeki değişiklikler ile koşullarının oluşması durumunda, "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" ve “davanın düşürülmesi” seçeneklerine de yer verilmesi nedeniyle, tekerrüre esas alınan ilamla ilgili olarak yasal değişiklik sonrası bir uyarlama işlemi yapılıp yapılmadığının, sanık hakkında bu suçtan hükmün açıklanmasının geri bırakılması veya davanın düşürülmesine karar verilmiş olması durumunda sanığın tekerrüre esas alınabilecek tüm ilamlarının infaz şerhi içeren onaylı ve okunaklı birer örnekleri dosya içine getirtilerek sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmasında zorunluluk bulunması,
5-İştirak halinde suç işleyen sanıklardan sarfına sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinin ayrı ayrı, ortak yapılan yargılama giderlerinin ise payları oranında alınmasına karar verilmesi gerekirken, yargılama giderlerinin eşit olarak alınmasına karar verilmek sureti ile 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... ile katılan ...Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 20/03/2018 günü oybirliğiyle karar verildi.