11. Hukuk Dairesi 2016/11836 E. , 2018/3892 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 13/07/2016 tarih ve 2015/279-2016/249 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ... biçimli markasının 16 ve 42. sınıf ürün ve hizmetleri de içerecek şekilde dünyanın birçok ülkesinde tescil ettirildiğini, anılan markanın 25, 35, 41 ve 43. sınıf ürün ve hizmetler için 23.05.2008/30612 ve 36. sınıf hizmetler için 29.03.2010/20065 sayı ile TPE nezdinde de tescilli olduğunu, markası ve aslan şeklinden oluşan logonun dünyada ve Türkiye"de tanınmışlık vasfı bulunduğunu, tanınmışlık vasfına sahip marka ve logonun 556 sayılı KHK"nın 7/i ve 8/5. maddesi hükümleri uyarınca özel ve geniş bir korumaya tabi olduğunu, öte yandan marka tesciline konu edilen "aslan biçimi" şeklindeki logonun eser mahiyetinde olduğunu, kötüniyetli davalı ..."ın 14.04.2014 tarihinde görsel ve umumî intiba olarak müvekkilinin "aslan biçimi" şeklindeki logosundan oluşan markasıyla iltibasa sebebiyet verebilecek, onun tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp itibar ve ayırt edici karakterine zarar verecek, ayrıca müvekkilinin eserden doğan haklarına tecavüz oluşturacak biçimde 16, 35, 41 ve 42. sınıf ürün ve hizmetleri içeren...ibareli marka tescil başvurusunda bulunduğunu, 2014/30565 kod numarası verilen başvurunun Resmî Marka Bülteni"nde ilânı üzerine kötüniyet, telif hakkına tecavüz ile iltibas ve tanınmışlık vakıalarına dayalı olarak başvurunun reddi arzusu ile itirazda bulunduklarını, itirazlarının Markalar Dairesi tarafından kısmen kabul olunduğunu ve başvurunun 35 ve 41. sınıf hizmetler için reddedildiğini, ancak 16 ve 42. sınıf ürün ve hizmetler için itirazın reddedildiğini, başvurunun tümden reddi için ikinci kez itirazda bulunduklarını, YİDK tarafından 2015/M-3284 sayılı kararla itirazın reddedildiğini, başvurunun 16. sınıftaki "Kağıt, karton (mukavva); kağıt veya karton malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri, karton kutular; kağıttan yapılmış tek seferlik kullanıma mahsus ürünler (kırtasiye amaçlı ürünler hariç): kağıt havlular, tuvalet kağıtları, kağıt peçeteler. Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri. Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı evraklar; basılı yayınlar, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, (pullar). Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç; kırtasiye tipi kağıt ürünler ve yapıştırıcılar dahil).
Büro makineleri. Badana ve boya işleri için fırçalar ve rulolar. Tespihler." ürünleri ile 42. sınıftaki "Bilimsel ve sınai inceleme, araştırma hizmetleri; mühendislik hizmetleri, mühendislik ve mimari tasarım hizmetleri, kalite ve standart belgelendirme amaçlı mal/hizmetlerin test edilmesi. Bilgisayar hizmetleri; bilgisayar programlama, bilgisayarı virüse karşı koruma, bilgisayar sistem tasarımı, başkaları adına web sitelerinin tasarlanması, bakımı ve güncelleştirilmesi, yazılım tasarımı, kiralanması ve güncelleştirilmesi, internet arama motoru sağlama, hosting, bilgisayar donanımları alanında danışmanlık ve kiralanması hizmetleri. Bu sınıfa dahil olup mühendislik, mimarlık, bilgisayar hizmetleri kapsamına girmeyen her türlü tasarım hizmetleri; grafik sanat tasarım hizmetleri. Sanat eserleri orijinallik onay hizmetleri." bakımından kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek hukuka aykırı kurum kararının iptaline ve davalı markasının hükümsüzlüğüyle sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPE ve ... vekilleri, başvuru konusu işaret ile davacı markalarının 16 ve 42. sınıf ürün ve hizmetler bakımından iltibasa sebebiyet vermeyeceği gibi, davacının markalarının tanınmışlığından haksız yarar sağlamayacağını, onun itibar ve ayırt edici karakterine zarar vermeyeceğini, şeklin anonim olduğunu, faaliyet alanlarının farklı olduğunu, bu nedenle kurum kararının hukuka uygun bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; başvuru konusu işaret ile davacı markalarının benzer mahiyette olduğu, başvuru kapsamında yer alan 16 ve 42. sınıftaki ürün ve hizmetlerin davacı markasının kapsamında bulunmadığı, aynı tür sayılmalarına imkan da olmaması nedeniyle davacının iltibas vakıasına dayanarak davalı başvurusunun tescilini engelleme olanağının bulunmadığı; ancak davalı başvurusundaki şeklin davacının eser mahiyetinde bulunan logosunun değiştirilmiş biçiminden oluştuğu, davacının eserden doğan çoğaltma, yayma ve kamuya iletim gibi mali haklarına tecavüz oluşturacağı, öte yandan davacının anılan logodan oluşan markasının uzun yıllardır dünyanın dört bir yanında kullanıldığı ve tanınmışlık elde ettiği, davacının fiilen kullanılan markalarının kapsamındaki ürünlerle ilişkilendirilmesi kaçınılmaz nitelikteki 16 ve 42. sınıf ürün ve hizmetler için davalı başvurusunun tescilinin davacı markalarının elde ettiği bilinirlik ve tanınmışlıktan haksız yararlanma sağlayabileceği, diğer taraftan, başvuru konusu işareti tıpkı davacı markasındaki gibi bir logoyu içermesinin teknik zorunluluğun gereği olmadığı, bu davranışın tanınmış markanın itibarından yararlanma amaçlı olduğu, bu sebeple iyiniyetli olmadığı, mutlak veya nispi ret nedenleri ile örtüşmeyen kötüniyetli marka başvurularının reddinin hukuk gereği olduğu, bu nedenle davacının 556 sayılı KHK"nın 8.maddesi hükmüne dayanarak davalı başvurusunun tesciline itiraz edebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalılar vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, istek halinde aşağıda yazılı 22,50 TL harcın temyiz edenlere iadesine, 23/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.