1. Hukuk Dairesi 2015/12054 E. , 2018/11790 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescili davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar asıl davada davalı ... ve birleştirilen davada davacı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Asıl ve birleştirilen davalar, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Asıl davada davacı ... ile birleştirilen 2011/27 esas sayılı davada davacılar ... ve ..., mirasbırakanları ...’in, 994 ada 2, 150 ada 17 ve 384 ada 119 parsel sayılı taşınmazlarını, mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olarak davalı torunu ...’a satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek çekişmeli taşınmazların tapularının iptali ile asıl davada tüm mirasçılar adına tesciline, birleştirilen davada miras payı oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişler, birleştirilen 2010/282 ve 2010/498 esas sayılı davalarda davacı ... ise, mirasbırakanları ...’in 101 ada 7, 112 ada 9, 113 ada 2 ve 134 ada 88 parsel sayılı taşınmazlarını, mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olarak davalı kızları ve oğlu ...’a satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek çekişmeli taşınmazların tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, iddiaların yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, uyuşmazlık konusu temliklerin muvazaalı olduğu gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.
Mirasbırakan ...’in 25.03.2010 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak asıl ve birleştirilen davaların tarafları olan oğulları ... ve ... ile kızları ... ve ...’in kaldıkları, mirasbırakanın 150 ada 17 parsel sayılı taşınmazın tamamı ile 994 ada 2 parsel ve 384 ada 119 parsel sayılı taşınmazlardaki 1/5 payını torunu ...’a(... oğlu) 21.11.2008 tarihinde 113 ada 2 parsel sayılı taşınmazı kızı ...’e 06.12.2006 tarihinde satış suretiyle temlik ettiği, 112 ada 9 parsel sayılı taşınmaz ile 101 ada 7 parsel sayılı taşınmazdaki 1/2 payını diğer kızı ...’ye 06.12.2006 tarihinde 134 ada 88 parsel sayılı taşınmazı ise 03.01.1997 tarihinde oğlu ...’a satış suretiyle temlik ettiği, onun da 28.11.997 tarihinde dava dışı oğlu ...’ye yine satış suretiyle devrettiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; mirasbırakan sağlığında hak dengesini gözeten kabul edilebilir ölçüde ve tüm mirasçıları kapsar biçimde bir paylaştırma yapmışsa mal kaçırmak kastından söz edilmeyeceğinden olayda 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararının uygulanamayacağı da kuşkusuzdur.
Toplanan delillerden, tüm dosya içeriğinden ve mirasbırakanın her bir çocuğunun beyanından, kadastro sırasında mirasbırakana ait bir kısım taşınmazların oğulları ... ve ...’ye verildiği ve onlar adına tespit ve tescil edildiği, bilahare kızlara da 101 ada 7, 112 ada 9 ve 113 ada 2 parsel sayılı taşınmazların verildiği, dolayısıyla bu temlikler bakımından murisin, mirasçılar arasında denkleştirmeyi amaçladığı ve muvazaalı olmadığı sonucuna varılmaktadır.
Hemen belirtmek gerekir ki; denkleştirme savunması, mirasçılar arasında geçerli olup mirasçı olmayan kişinin denkleştirme savunmasına itibar edilemez. Dolayısıyla somut olayda, davalı ...’ın babası hâlen sağ olup, denkleştirme savunmasına itibar edilemez. Ancak ...’a temlik edilen 2, 17 ve 119 sayılı parsellerin temlikindeki amacın mal kaçırma olmayıp, gerçek satış olduğu dinlenen tanık ...’in beyanı ile sabittir.
Hal böyle olunca, tüm davaların reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
Asıl davada davalı ... ve birleştirilen davada davacı ..."nin belirtilen nedenlerle yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 04.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.