Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10957
Karar No: 2018/3886
Karar Tarihi: 23.05.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/10957 Esas 2018/3886 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı bankanın diğer davalılarla birlikte müteselsilen kefalet ettikleri bir kredi borcunu ödediği için rücu davası açmıştır. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiş ve arttırılan miktarlar için yasal faiz uygulanmasına karar vermiştir. Ancak davacının ıslah talebinden dolayı faiz talep ettiği bir ödeme için faiz uygulanmadığı gerekçesiyle karar bozulmuştur. Kararda Medeni Kanun'un 884. maddesi referans alınmıştır.
Medeni Kanun'un 884. maddesi, krediyi veren kişinin müşterek borçlu ve müteselsil kefillere başvurmadan doğrudan asıl borçlu olan kişiye rücu edebileceğini düzenler.
11. Hukuk Dairesi         2016/10957 E.  ,  2018/3886 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ...Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 16.06.2015 tarih ve 2011/665-2015/376 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalının ...Şubesi ile yapmış olduğu sözleşmeyi ve diğer davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil müvekkilinin ise ipotek veren sıfatıyla borcun 70.000,00 TL"lik kısmı için imzalandığını, asıl borçlu borcunu ödemediğinden hesabın kat edildiğini, davacının borcu taksitler halinde bankaya ödediğini, davacının asıl borçluya ve hisseleri oranında diğer davalıya rücu hakkı olduğunu ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 30.310,50 TL"nin davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar, davaya konu kredi borcunun ticari krediden kaynaklandığını, kredinin davalı ... adına olmasına rağmen kredinin davacı tarafından alındığını ve karşılığında kendisine ait taşınmazın ipotek olarak verildiğini, hesap sahibine başvuru olmadan borcun kendisi tarafından ödenmesinin de bu durumu gösterdiğini, davacının hesap hareketleri incelendiğinde bu durumun ortaya çıkacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
    Mahkemece iddia ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ... ile ...Şubesi arasında 11/08/2008 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, borcun ödenmemesi nedeniyle 30/04/2009 tarihi itibariyle borcun 31.483,00 TL olduğu belirtilerek noter ihtarnamesi ile kredi hesabının kat edildiği, davacının adına kayıtlı taşınmazı ipotek ettiği ve kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle 38.649,95 TL"yi ödediği, Medeni Kanunu"nun 884. maddesi uyarınca kredi alacaklısı olan banka yerine geçerek asıl borçlu ve müteselsil borçlulara rücu edebileceği ve 27/10/2014 tarihli bilirkişi raporunun yeterli, denetime elverişli ve hükme esas alınması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

    Dava, davalılardan ..."nun kullanmış olduğu banka kredisini ödemediğinden bahisle davacının ipotek borçlusu olarak borcu bankaya ödemesi nedeniyle açmış olduğu rücu davasıdır. Mahkemece davanın kabulü ile ıslah ile arttırılmış olan miktarların ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş olup 6.062,10 TL"lik ödemeler için dava dilekçesinde faiz talep edilmediğinden faize hükmedilmemiştir. Ancak, davacı vekili 26/01/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile faiz talep etmiş olduğundan 6.062,10 TL"lik ödemeler için de dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru görülmemiş davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 23.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi