11. Hukuk Dairesi 2016/11538 E. , 2018/3882 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25/05/2016 tarih ve 2014/157-2016/198 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, taşınmazlarına kanola ürünü ekildiğini, 2013 yılında ekilen ve 2014 yılında hasat edilen ürünün davalı şirket tarafından sigorta poliçesi ile sigorta ettirildiğini, 2014 yılı haziran ayında yağan doludan zarar gördüğünü, davalı şirketin zararı daha fazla hasarı olmasına rağmen eksik gösterdiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 68.580,00 TL tazminat dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacıların meydana gelen zararları tespit edilerek gerekli ve yeterli ödemelerin yapıldığını, bir alacaklarının kalmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ürünün 2014 yılı haziran ayında yağan doludan zarar gördüğü, davacıların taşınmazlarında meydana gelen dolu zararının poliçe teminat kapsamında olduğu, davacıların zararının toplamda 5.002,82 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüyle davacılar lehine 5.002,82 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin tüm, davalı vekilinin ise aşağıdaki bent kapsamı dışında yer alan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davacılar, taşınmazda ekili ürünün gördüğü zarar nedeniyle kendisine ödenmesi gereken bedelin ödenmediğini ileri sürerek 68.580.00 TL’nin tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, davacılara 5.002.82 TL tazminatın ödenmesine karar verilmiştir. Bu durumda, reddedilen dava değeri göz önüne alınarak davalı lehine nisbi vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, davalı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.800.00 TL maktu vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiş, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davacılar vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 23/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.