
Esas No: 2020/9502
Karar No: 2021/3177
Karar Tarihi: 11.03.2021
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/9502 Esas 2021/3177 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir. Ancak;
1-) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
Doğru olmadığı gibi;
2-) Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunun 10/8. Fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,
a-)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin (10) numaralı bendinin hükümden çıkartılmasına,
b-)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (3) ve (4) numaralı bentlerinin tümüyle hükümden çıkartılmasına, yerine (Tespit edilen 6.284,88 TL kamulaştırma bedelinin, üçer aylık vadeli hesaba yatırılan kısmın biriken neması ile birlikte davalıya derhal ödenmesine, bu hususta ilgili bankaya müzekkere yazılmasına, (Yazılacak müzekkerede mahkemenin 02/10/2015 tarihli kararı uyarınca ödeme yapılmış ise, bu hususun göz önünde bulundurulmasının istenmesine)) cümlesinin yazılmasına,
c-)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (6) numaralı bendinde yer alan (kararın kesinleşme) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine (hak sahibine derhal ödeme yapılmasına ilişkin Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin karar tarihi olan 11/03/2021) ibaresinin eklenmesine,
Bent sıralarının buna göre teselsül ettirilmesine,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 11/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.