5. Ceza Dairesi Esas No: 2014/843 Karar No: 2016/2823 Karar Tarihi: 17.03.2016
İhmali davranışla görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/843 Esas 2016/2823 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanığın ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine karar verildiği belirtilmiştir. Ancak, sanığın daha önce verilen açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kesinleşmesinden sonra yeni bir suç işlediği ve bu sebeple cezasının değiştirilmeden açıklanmasına karar verildiği ifade edilmiştir. Kararda, deneme süresi içinde yeni suç işlenmesi durumunda cezanın açıklanacağına dair kanun maddelerine yer verilmiştir. Ayrıca, kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi uygulamasına ilişkin kanun maddesi yer almadığı ve bu sebeple kararda eksiklik olduğu belirtilmiştir. Suçun 5237 sayılı Yasanın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmesine rağmen sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması eleştirilmiştir. Kararda, TCK'nın 7/2. maddesi ile ilgili açıklama yapılmış ve kanun maddesi hakkında bilgi verilmiştir. İlgili maddede, suçun işlendiği dönemde yürürlükte olan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanunun uygulanacağı ve infaz edileceği belirtilmiştir. 6086 sayılı Kanunun 1
5. Ceza Dairesi 2014/843 E. , 2016/2823 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : İhmali davranışla görevi kötüye kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Oluşa uygun olarak sanığın işlediği kabul edilen ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan dolayı verilen ilk mahkumiyet hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 04/05/2009 gün, 2008/55 Esas ve 2009/336 Karar sayılı kararın kesinleşmesinden sonra, deneme süresi içerisinde yeni suç işlediği ve mahkemece yasal nedenlerle hükmün değiştirilmeden açıklanmasına karar verildiğinin anlaşılması ve 19/12/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Kanunun 1. maddesi ile TCK"nın 257/1-2. madde-fıkralarında yer alan "kazanç" sözcüğünün "menfaat" olarak değiştirilmesi ve bu fıkralarda öngörülen cezaların alt ve üst sınırlarının da indirilmesi karşısında TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, Kısa süreli hapis cezasının, seçenek adli para cezasına çevrilmesine ilişkin uygulama maddesi olan TCK"nın 50/1-a maddesinin karar yerinde gösterilmemesi, Suçun 5237 sayılı Yasanın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmesine rağmen sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 17/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.