22. Hukuk Dairesi 2017/9879 E. , 2018/4875 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVALILAR : 1- ÖZNET TEMİZLİK LTD. ŞTİ. ADINA VEKİLİ
AVUKAT ...
2- ... ADINA VEKİLİ
AVUKAT ...
İHBAR OLUNAN : YAPISAN NAKLİYAT İNŞAAT GIDA BİLGİSAYAR TEMİZLİK ÖZEL EĞİTİM SAN.VE TİC. LTD. ŞTİ. ADINA VEKİLİ AVUKAT ...
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı işyerinde 01.05.2004-30.04.2011 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, genel tatil, hafta tatili ücret alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar Cevabının Özeti:
Davalılar vekilleri; ayrı ayrı davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin hafta tatili ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 46. maddesinde, işçinin tatil gününden önce aynı Kanunun 63. maddesine göre belirlenmiş olan iş günlerinde çalışmış olması koşuluyla, yedi günlük zaman dilimi içinde yirmidört saat dinlenme hakkının bulunduğu belirtilmiş, işçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46. maddenin ikinci fıkrasında hüküm altına alınmıştır.
Hafta tatili izni kesintisiz en az yirmidört saattir. Bunun altında bir süre haftalık izin verilmesi durumunda, usulüne uygun şekilde hafta tatili izni kullandığından söz edilemez. Hafta tatili bölünerek kullandırılamaz. Buna göre hafta tatilinin yirmidört saatten az olarak kullandırılması halinde hafta tatili hiç kullandırılmamış sayılır.
Hafta tatili gününde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Hafta tatillerinde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, yazılı delil niteliğindedir. Ancak, sözü edilen çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacı tanık beyanlarına göre, davacının hafta tatili ücretine hak kazandığı kabul edilerek hafta tatili alacağı hesaplanmış ise de; hafta tatili alacağı konusunda çalışma düzeni yeterince aydınlatılmadan hüküm kurulmuştur. Davacı tanıkları yeniden duruşmaya çağrılarak işyerinde haftada kaç gün çalışıldığı, haftalık çalışma süresinin ne kadar olduğu açıklığa kavuşturulmalı, çalışma düzeni netleştirildikten sonra sonucuna göre davacının hafta tatili alacağı hakkında bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarının tanık beyanlarına istinaden hesaplanması durumunda, işçinin hastalık, izin veya mazeret izni gibi nedenlerle çalışamadığı günler olabileceği nazara alınarak uygun bir indirim yapılması gerektiği Dairemizce istikrarlı uygulama halini almıştır. Ancak, fazla çalışmaların takdiri delil niteliğindeki tanık anlatımları yerine, yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir.
Somut olayda, Mahkemece, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarının tanık beyanlarına istinaden belirlenmesine göre, davacının hastalık, izin veya mazeret izni gibi nedenlerle çalışamadığı günler olabileceği dikkate alınmaksızın, söz konusu alacaklardan uygun bir indirim yapılmaması doğru değildir. Yapılacak iş, yerleşik Yargıtay içtihatları doğrultusunda, davacının çalışma süresi de gözetilerek, belirlenen hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarından, uygun bir indirim yapılmak suretiyle karar verilmesinden ibarettir.
3-Dosya içeriğinden, davacıya kıdem ve ihbar tazminatı adı altında bir miktar ödeme yapıldığı, alınan bilirkişi raporunda yapılan bu ödemelerin dikkate alınmadığı anlaşılmaktadır. Yapılan ödemelerin avans olarak değerlendirilip, kanuni faizi ile birlikte belirlenen kıdem ve ihbar tazminatı hesabından mahsubu gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 27.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
F.K.