Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/1918 Esas 2018/3054 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1918
Karar No: 2018/3054
Karar Tarihi: 04.04.2018

Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/1918 Esas 2018/3054 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık Vergi Usul Kanununa Muhalifet suçundan mahkum edilmiştir. Sanığın itirazları incelendiğinde, sanığın temyiz talebinin yasal süresini aşması sebebiyle reddedildiği belirtilerek hüküm onanmıştır. Ancak, hükmün sanık müdafii tarafından yapılan temyiz itirazları nedeniyle yapılan incelemede, defter ve belgelerin vergi incelemesi amacıyla ibraz edilip edilmediği araştırılmadan karar verildiği, sanığa tanınan koşullu salıverme hakkının sadece alt soyu üzerindeki yetkilerini kapsayacağına dair kanun maddesi gözetilmediği gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Kanunlar: 5320 sayılı Yasa, 1412 sayılı CMUK'nın 310., 317., 321., 325. ve TCK'nın 53. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2016/1918 E.  ,  2018/3054 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    I- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanık müdafiinin yüzüne karşı verilen hükmü, sanığın 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süresinden sonra 31.10.2012 tarihli dilekçe ile temyiz ettiği anlaşıldığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Dosya arasında bulunan ticaret sicil gazetesine göre suç tarihinde sanıkların her ikisinin de şirketi temsil ve ilzama yetkili olduklarının anlaşılması ve mahkemece yeniden suç işlemeyeceği konusunda olumlu kanaat oluşmadığından bahisle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve erteleme kurumlarının uygulanmadığının belirtilmesi karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir.
    1- Defter ve belgeleri gizlemek suçunun oluşabilmesi için, bunların vergi incelemesi amacıyla ibrazının istenmesi gerektiğinden, varlığı anlaşılan 15.09.2009 tarihli ve ... ve 14.09.2009 tarih ... sayılı “defter ve belge isteme yazıları” temin edilip defter ve belgelerin hangi amaçla istendiği belirlendikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2- Kabule göre ise; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, gerekçesine göre bozma ilamının hakkındaki hükmü süresinde temyiz etmeyen diğer sanık ..."ye CMUK"nın 325. maddesi gereğince sirayet ettirilmesine, 04.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.