Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1892
Karar No: 2018/4930

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/1892 Esas 2018/4930 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2018/1892 E.  ,  2018/4930 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairenin 17/01/2018 gün 2016/1983 – 2018/185 E.K. sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davalı ... tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Çekişmeli ... ili, ... ilçesi, ... mahallesinde bulunan 125 ada 42 parsel sayılı 86.750,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, çalılık niteliğinde ... adına tapuda kayıtlıdır.
    Davacılar vekili, 07.07.2005 tarihli dilekçesiyle, tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dilekçede sınırlarını bildirdiği taşınmazın ... adına yazılan 3000,00m² ve ... Yönetimine bırakılan 7000,00 m²’lik bölümlerin tapu kaydının iptali ile müvekkilleri adına tescili istemiyle dava açmıştır.
    Davacılar vekili, ....10.2006 tarihli dilekçesiyle ise sınırlarını bildirdiği 10378,00 m²’lik taşınmazın müvekkillerinin murisi ... oğlu ... Güleç adına tapuda kayıtlı olduğunu belirterek, ancak tarih ve sayısını bildirmediği tapu kaydı kapsamında kalan 10378,00 m²’lik taşınmazın 125 ada 92 parsel sayılı taşınmaz içinde bırakıldığını iddia ederek, dilekçedeki maddi hataları bu şekilde ıslah ettiğini bildirmiştir.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişiler vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dairenin 08/05/2012 tarih ve 2012/763 E. - 6776 K. sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozma kararından sonra davacılar vekili dava konusu taşınmazı 125 ada 42 sayılı parsel olarak düzeltmiştir.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle, "...dava konusu taşınmazın duraksamasız bir şekilde saptanması, davacının dayandığı tapu kaydının ilk tesisinden tüm tedavülleri getirtilmesi, yöreye ait en eski tarihli hava fotoğraflarıyla memleket haritalarının getirtilerek yapılacak keşifte uygulanması, yöntemine uygun ... araştırması, tapu uygulaması ve tapu kapsamı dışında kalan yer var ise zilyetlik araştırması yapılması..." gereklerine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulü ile dava konusu 125 ada 42 parsel sayılı taşınmazın .../12/2014 tarihli bilirkişi raporu ve krokisinde (D) harfi ile gösterilen 7.085,39 m²"lik alanın .../... oranlarında ..., Meliha Uysal, ... ve ... ... adına tesciline dair hükmün davalılardan ... ve ... tarafından temyizi üzerine Dairenin 17/01/2018 gün 2016/1983 E. - 2018/185 K. sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, davalı ... vekili bu kez Daire kararının düzeltilmesini istemiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 11.03.1967 yılında ilân edilerek kesinleşen ... kadastrosu, daha sonra 1995 yılında 3402 sayılı Kanuna göre yapılan aplikasyon ve ...B madde uygulaması bulunmaktadır.
    Mahkemece çekişmeli parselin .../12/2014 tarihli bilirkişi kurulu raporu ve krokisinde (D) harfi ile gösterilen 7.085,39 m²"lik kısmının 1908 tarihli eski tapu kapsamında kaldığı, tapu kaydının dava konusu yere uyduğu, D harfi ile gösterilen kısmın 1943 yılına ait hava fotoğrafında kestane ağaçları ile kaplı olan alanında görülmesi nedeniyle tarım arazisi olduğu, bu kısmın 1945 yılında çıkan 4785 sayılı Kanuna tabi bir yer olmadığı, bölgede 1967 yılında yapılan ... kadastrosuna göre taşınmazın ... tahdidi ile sınırlanmadığı, davacı ve murislerinin 1980 yılına kadar zilyetliklerinin devam ettirdiği, 3402 sayılı Kanun ile tespit yapılan 1995 yılına kadar kazandırıcı zilyetlik şartlarını oluşturduğu gerekçesiyle bu kısım yönünden davanın kabulü ile davacılar adına tesciline karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir.
    Şöyle ki; mahkemece bozma kararına uyulduğu halde gerekleri yerine getirilmemiştir. Uyulan bozma kararında dava ve ıslah dilekçelerinde sözü edilen taşınmazlar ile fen bilirkişi raporundan, davacıların dava ettiği taşınmazın hangi parsel olduğu veya hangi parsel veya parsellerin içinde kaldığı anlaşılamadığından, öncelikle davacı vekili çağrılarak dilekçenin açıklattırılması ve dava ettiği parsel veya parsellerin sayısı veya taşınmazların hangi parsel veya parsellerin sınırları içinde kaldığı ve hangi olgularla ve hangi dayanak tapu kaydına dayandığı yönünde ek dilekçe veya beyanı alınarak, beyan ile parsel sayılarının tespiti mümkün olmadığı takdirde keşif yapılarak dava konusu edilen parsel veya parsellerin sayısının duraksamasız bir şekilde saptanması gereğine değinilmiş, mahkemece davacı vekilinden ek dilekçe yada beyan alınmadığı gibi yapılan keşif sonrasında düzenlenen .../12/2014 tarihli bilirkişi kurulu raporu ve ekindeki krokide dava konusu edilen taşınmazın 125 ada 42 parsel sayılı taşınmazın orta kısmında yer alan ve (D) harfi ile gösterilen 7.085,39 m²"lik kısmı olduğu rapor edilmiş ve mahkemece bu bölüm dava konusu olarak kabul edilerek yargılama sonuçlandırılmıştır. Oysaki bozma öncesinde 01.04.2009 günlü fen bilirkişi raporunda davacının 125 ada 42 parsel sayılı taşınmazda dava konusu ettiği parselin kuzey ucunda bulunan (A) harfli 7989,59 m2lik kısım olduğu bildirilmiştir. Dosya kapsamında dava konusu edilen taşınmazın 125 ada 42 parsel olduğu belirlenmiş ise de parselin dava edilen bölümü hakkında çelişki oluşmuş, mahkemece oluşan bu çelişki ise giderilmemiştir.
    Bunun yanı sıra; davacı yanın dayanağı tapu kayıtları zemine usulünce uygulanarak kapsamı belirlenmemiş, taşınmazın bulunduğu yeri kapsar tespitten 15-...yıl öncesini gösteren resmî belgeler getirtilerek keşifte uygulama yapılmamıştır. Yetersiz araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulamaz.
    Bu nedenlerle; öncelikle, davacıların 125 ada 42 parsel sayılı taşınmazın hangi bölümünü dava ettiği duraksamasız bir şekilde saptanmalı, yöreye ait en eski tarihli ve tespit tarihinden 15 - ...yıl önce düzenlenmiş memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden eksiksiz olarak getirtilip önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve ... Bakanlığı (... Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman ... yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir ... mühendisi, bir fen elemanı ve bir uzman ziraatçı bilirkişi ile yerel ve tespit bilirkişileri huzuruyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle çekişmeli taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/... E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi ... olan bir yerin üzerindeki ... bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt ... toprağının ... sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen belgeler fen ve uzman ... bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası
    ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, hukuken ve bilimsel olarak ve HGK"nın 15.11.2000 gün ve 2000/...1663/1694 sayılı kararında açıklandığı gibi eğimi % 12"nin üzerinde olan toprak ve ... muhafaza karakteri taşıyan funda veya makiliklerle örtülü yerlerin ... niteliğinde ve 6831 sayılı Kanunun .../j bendi kapsamı dışında olduğu gözetilmeli, 3402 sayılı Kadastro Kanununun .... maddesi hükmü uyarınca dayanılan tapu kaydı varsa tedavülleriyle birlikte yerel bilirkişi yardımı, uzman bilirkişi eliyle yerine uygulanmalı, bilirkişi ve tanıklardan kayıttaki her sınır hakkında ayrıntılı ve inandırıcı bilgi alınmalı, kayıtlarda tarif edilen sınır yerlerinden yerel bilirkişice bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, uzman bilirkişiye kayıtlarda tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, uygulamaya ilişkin yerel bilirkişi ve tanık sözleri, dıştan komşu taşınmazların tespit tutanağı içeriği ve varsa dayanakları kayıtlarla denetlenmeli, bu yolla dava konusu taşınmazın dayanılan tapu kaydının kapsamında kalıp kalmadığı duraksamasız saptanmalı, tespit tutanağı bilirkişilerinin beyanları ile yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasında aykırılık bulunduğu takdirde tespit tutanağı bilirkişileri de taşınmaz başında ayrı ayrı dinlenerek, çelişki duraksamasız giderilmeli, tutunulan tapu kaydının dayanağı harita varsa kapsamının haritasına göre belirleneceği düşünülmeli, uygulamada geniş kapsamlı kadastro paftasının ölçeği ile tapu kaydının dayanağı haritanın ölçekleri eşitlenerek haritalar çakıştırılarak yerine uygulanmalı, uygulamada haritalarda tarif edilen belli poligon ve röper noktalar ile arz üzerindeki doğal ya da yapay sınır yerlerinden varsa değişmez nitelikte sınır yeri sayılabilecek kişi taşınmazlarından da yararlanılmalı, tapu kaydı ifraz görmüş ise, ifraz haritaya dayandığı takdirde, az yukarıda açıklanan yöntemle haritalar yerine uygulanmalı; ifraz görmemiş ise,ifraz yoluyla oluşan müfrez tapu kayıtlarında tarif edilen sınır yerlerinden yararlanılmalı, uygulamada ifraz yoluyla oluşan müfrez tapu kayıtlarının kapsamının kök tapu kaydının kapsamı içinde aranmasının zorunlu olduğu düşünülmeli, ayrıca, taşınmazın tapu kaydında tarif edilen türü de deliller değerlendirilirken gözönünde tutulmalı, uzman bilirkişiden keşfi izlemeye, yerel bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verecek ve yargı denetimine açık olacak şekilde ölçekli ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı, tapu kaydının mahalline uyduğu saptandığı takdirde, çekişmeli taşınmazın ... bilirkişi raporu ve rapora ekli memleket haritası ve hava fotoğraflarındaki konumu dikkate alınarak tapu kaydının 4785 ve 5658 sayılı kanunlar kapsamında hukukî değerini yitirip yitirmediği değerlendirilmeli, dayanak tapu kaydı şayet değişebilir sınırları içeriyorsa, tapu kaydının miktarı ile geçerli sayılması gerektiği düşünülmelidir.
    Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, dava konusu edilen taşınmazın 125 ada 42 parsel sayılı taşınmazın (D) harfi ile gösterilen 7.085,39 m²"lik kısmı olduğu, bu bölümün ... sayılan yerlerden olmadığı ve dayanak tapu kaydının taşınmaza uymadığı belirlendiği takdirde taşınmazda kapalılık teşkil eden 30-40 yaşlarında kayın, meşe, kestane, çam ağaçlarının bulunduğu ve zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olmadığı nazara alınarak davanın reddine karar verilmeli, dava edilen bölümün 125 ada 42 parsel sayılı taşınmazın (D) harfi ile gösterilen kısmı dışındaki bir bölümüne ilişkin olduğu ve dava edilen taşınmazın ... sayılan yerlerden olmadığı, dayanak tapu kaydının taşınmaza uymadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerekir. Bu cümleden olarak; yapılacak keşifte, tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; arazi başında dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, ne durumda bulunduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihya"ya konu edilmiş, ise ihyanın hangi tarihte başladığı ve ne zaman bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak
    açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, tespit tarihine kadar gerçek kişiler yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
    Bu itibarla, yukarıda açıklandığı gibi mahkemece verilen karar usul ve kanuna aykırı olup, kararın yukarıda belirtilen nedenler ile bozulması gerekirken, yanılma sonucu yazılı şekilde onandığı anlaşıldığından, davalı ... vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile Dairemizin önceki onama kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 17/01/2018 gün 2016/1983 E. - 2018/185 K. sayılı onama kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA .../06/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi