22. Hukuk Dairesi 2017/11074 E. , 2018/4865 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı Ajans, davalının yeniden eski kurumunda çalışmaya başlaması nedeni ile 5449 sayılı Kanunun 18. maddesi karşısında kendisine kıdem tazminatı ödenmesinin yasal olarak mümkün olmadığını beyan ederek sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıya 20.04.2012 tarihinde ödenen toplam 14.887,85 TL tutarında kıdem tazminatının ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Savunmasının Özeti:
Davalı müvekkilinin de istifa ederek işten ayrıldığını, böyle bir ödemenin yapılmayacağı başından belirtilmiş olsa idi müvekkilinin işinden ayrılmayacağını, yönetim kurulu kararı ile alınan tazminatın tamamen iyiniyetli olarak alındığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkeme davacı kurumun sehven ödediği 14.789,59 TL.kıdem tazminatına temerrüt tarihi olan 05.02.2013 tarihinden faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar vermiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık faizden kaynaklanmaktadır.
Sebepsiz zenginleşme, geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir sebebe ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Hukuki işlemin borç doğurmasının sebebi irade açıklamasıdır. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının sebebi kişinin iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir. Bunun sonucu olarak, taraflar arasında malvarlıkları arasındaki değişim bir sözleşmeye, tarafların açıkladıkları iradeye dayanırsa, sebepsizlikten ve sebepsiz zenginleşmeden söz edilemez.
Diğer taraftan, maddi olay ve dava tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 66. maddesine göre (6098 sayılı TBK md. 82), sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, bir ve on yıllık zamanaşımına sürelerine tabi tutulmuştur.
Davalının uzman yardımcısı olarak çalışmakta olduğu Kültür ve Turizm Bakanlığından ayrılarak 5449 sayılı Kanunun 18/3. maddesine göre 28.12.2006 tarihinde imzalamış olduğu hizmet sözleşmesine istinaden 30.12.2006 tarihinde davacı kurumda çalışmaya başladığı, davacı kurumdaki görevinden 20.04.2012 tarihinde ayrılarak eski kurumuna döndüğü, davacı kurumdan ayrılırken damga vergisi kesintisi ile birlikte kendisine toplam 14.887,85 TL kıdem tazminatı ödendiği anlaşılmaktadır. Davaya konu tazminat talebinin sebepsiz zenginleşmeden kaynaklandığı açıktır.
Mahkemece alacağa 05.02.2013 temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmüştür. Borçlar Kanununda sebepsiz zenginleşmede temerrüt tarihi açıkça düzenlenmemiştir. Ancak Dairemiz ve Hukuk Genel Kurulunun içtihatlarında sebepsiz zenginleşmelerde faiz başlangıç tarihi alacağın davalıya ödendiği tarih olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle kıdem tazminatının 20.04.2012 tarihinde ödendiği görülmekle bu tarihten itibaren faize hükmetmek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur. Bu husus bozma sebebi ise de, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın hüküm sonucunun birinci paragrafı olan "" 14.789,59 TL. kıdem tazminatının temerrüt tarihi olan 05.02.2013 tarihinden itibaren yasal faiz ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine,""rakam ve sözcüklerinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “14.789,59 TL. kıdem tazminatının ödeme tarihi olan 20.04.2012 tarihinden itibaren yasal faiz ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.02.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.