22. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/11063 Karar No: 2018/4859 Karar Tarihi: 26.02.2018
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/11063 Esas 2018/4859 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2017/11063 E. , 2018/4859 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi AVUKAT ... DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti: Davacı vekili, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, kötü niyet tazminatı alacaklarını talep etmiştir. Davalı cevabının özeti: Davalı vekili, davacının hak ve alacaklarının ödendiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkeme kararının özeti: Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, taleplerin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Fazla mesai yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen söz konusu alacakların ödendiği varsayılır. Fazla mesainin ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla mesaisi olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda, davacı işçinin 10.12.2011-01.01.2014 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı hususunda uyuşmazlık yoktur. Mahkemece hükme esas teşkil eden bilirkişi raporunda davacının fazla mesai ücreti davacı tanık beyanlarına göre haftada 18 saat fazla mesai yaptığı kabulü ile hesaplanmıştır. Davacının tanıklarının beyanlarında günlük mesainin cumartesi de dahil sabah 07.00- akşam 18:00 olduğu belirtilmiş, ayrıca bazı günler bir tanık beyanına göre 18:30-19:00 a kadar bir tanık beyanına göre 21:00-21:30 a kadar çalışıldığı beyan edilmiştir. Davalı tanıkları ise işyerinde vardiyalı çalışmadan bahsetmişlerdir. O halde işyerindeki çalışma düzenine esas alınan tanık beyanlarının mesai ve ara dinlenmeler konusunda çelişkili olduğu anlaşıldığından, Mahkemece öncelikle bu çelişkinin giderilmesi için gerekirse tanıklar tekrar dinlenerek sonucuna göre belirlenecek günlük çalışma saatleri ile ara dinlenme süreleri dikkate alınarak fazla mesai hesaplanmalıdır. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.