14. Hukuk Dairesi 2020/3807 E. , 2021/1739 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.01.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, tazminat talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 21.11.2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, .... Mevkiinde kain 433 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, Samandıra Belediye Encümeninin 27.08.1998 tarih, 98/552 sayılı kararı ile yapılan imar uygulaması sonucu dava konusu 7527 ada 3 ve 4 parsel sayılı imar parsellerinin oluşturulduğunu ancak imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürürek; yolsuz hale gelen imar parsellerinin tapu kayıtlarının iptali, 433 sayılı kadastral parselin ihyası ve tazminat isteklerinde bulunmuştur.
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen ilk karar Yargıtay 1. Hukuk Dairesi tarafından "" .... 433 sayılı kadastral parsel kapsamında kalan ve idari işlem idari yargı yerinde iptal edilmekle illiyetini yitiren ve böylece yolsuz tescil durumuna düşen 3 ve 4 nolu imar parsellerinin iptali ile kadastral parselin davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken sadece 4 nolu imar parseli üzerinden hüküm kurulması doğru değildir..."" gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne dair verilen ikinci kararın davalılar ..., ...ve ...kayyımı ... vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 22.05.2017 tarih 2015/5432 E.- 4081 K. sayılı ilamı ile ‘’...mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen bozma gereklerinin tamamen yerine getirildiğinden söz edilemez. Zira, dava konusu 7527 ada 3 ve 4 sayılı imar parsellerinin tapu kayıtlarının iptali ile 433 sayılı kadastral parselin ihyası ve davacı adına tesciline hükmedilmesi gerekirken, sicil kayıtları yolsuz tescil durumunda bulunan imar parselleri üzerinden tescile karar verilmesi doğru görülmemiştir...’’ gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü davalılar kayyımı ... vekili temyiz etmiştir.
20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
3194 sayılı Yasaya eklenen bu hüküm uyarınca dava konusu uyuşmazlığın idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden, dava konusu talebin, Yasa değişikliği nedeniyle reddine karar verilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar kayyımı İstanbul Defterdarlığının temyiz taleplerini kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.03.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.