Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/5652 Esas 2016/3642 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5652
Karar No: 2016/3642
Karar Tarihi: 14.06.2016

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/5652 Esas 2016/3642 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/5652 E.  ,  2016/3642 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :...

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı asıl ... ile davalılardan .... gelmiş olup, başka gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, davalı yüklenicilerin sözleşmedeki taahhütlerini yerine getirmemeleri sebebiyle müvekkili arsa sahibinin mali kayba uğradığını ileri sürerek, maddi ve manevi tazminatın tahsili ve beşinci katın tamamlanarak davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, inşaatın çekme mesafelerine aykırı yapıldığı, belediyece yıkım kararı alındığı imara aykırı yapı için ifaya bağlı tazminat değil, ancak sözleşmenin feshi istenebileceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1) Mahkemece, davacının ifaya bağlı tazminat değil, sözleşmenin feshini talep edebileceği, nazara alınarak davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki, davacı yanca verilen 06.11.2014 günlü dilekçede talebin ıslah edildiği belirtilerek, öncelikle taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve mevcut binanın kaline karar verilmesi istenmiş, anılan dilekçe karşı tarafa tebliğ edilmiş ancak herhangi bir cevap verilmemiştir. Bu durumda, davacının seçimlik hakkını değiştirdiği dikkate alınarak, öncelikle fesih ve kal talebi hakkında inceleme ve değerlendirme yapılıp, sonucuna uygun bir hüküm tesisi gerekirken, yazılı gerekçe ile sonuca varılması yerinde görülmemiştir.
    İzah edilen sebeplerle mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    2) Bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek bulunmadığına, davacı Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilmediğinden yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.