Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı  vekili tarafından diğer borçlular yanında, takibe itiraz edenler M. I.  ve H. I. haklarında da kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçilmiştir.
Takip dayanağı çekin (hamiline) düzenlendiği ve takip alacaklısının çeki birbirine bağlı ve muntazam cirolarla eline geçirdiği ve böylece TTK.nun 702. maddesi gereğince yetkili hamil durumunda bulunduğu tespit edilmiştir.
TTK.nun 730. maddesinin göndermesiyle çekler hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 599. maddesi gereğince ciranta H. I.ve dava dışı E. B. Ve M. V. aralarında düzenlenen satış sözleşmesi nedeniyle oluşan şahsi defiler takip yapan hamile karşı ileri sürülemez. TTK.nun 599/1 maddesinin 2. cümlesi hükmüne göre de takip alacaklısı olan hamilin çeki iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etiği de iddia ve ispat edilememiştir.  
Bu durumda H. I.’ın ve M.  I.’ın takip hukuku açısından geçerli ve İİK.nun 169 ve sonraki maddelerinde öngörülen bir ödeme belgesi sunamadığı da gözetilerek adı geçenlerin borca itirazlarının reddi yerine kabulü isabetsizdir.
Ayrıca keşideci M. I.’ın dava dilekçesinin 2. sayfasında yer alan imzaya itirazı da İİK.nun 170 maddesinde yazılı olan kurallar ışığında incelenmeden sonuca gidilmesi de yasaya aykırı bulunmuştur.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.