17. Ceza Dairesi 2015/28214 E. , 2018/3441 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I)Sanık ... hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik olarak yapılan temyiz incelemesinde;
Müştekiye ait çalındığı belirtilen bir kısım eşyaların bulunamadığı, sanıklarla birlikte hareket eden ve olay sonrası kaçtığı bildirilen, bu nedenle kimliği belirlenemeyen üçüncü failin varlığı da dikkate alındığında hırsızlık suçunun bu eşyalar yönünden tamamlandığının anlaşılması karşısında sanıklar hakkında verilen cezada eylemin teşebbüs aşamasında kaldığından bahisle TCK’nın 35. maddesi uyarınca indirim yapılmış olması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Hüküm tarihine kadar yapılan yargılama gideri toplamı, 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesine atıfta bulunan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20,00 TL"den az olduğu halde yargılama giderinin sanıklar ... ve ...’den tahsiline karar verilmiş ise de, hüküm kesinleşinceye kadar yapılacak yargılama giderlerinin de toplam yargılama gideri kapsamında olması nedeniyle hükmün kesinleştiği tarihte sanıklardan tahsili gereken yargılama giderinin yukarıda açıklanan terkin miktarından az olması halinde, Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ... ve müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan ayrı ayrı reddiyle, diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II)Sanık ... hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik olarak yapılan temyiz incelemesinde;
Müştekiye ait çalındığı belirtilen bir kısım eşyaların bulunamadığı, sanıklarla birlikte hareket eden ve olay sonrası kaçtığı bildirilen, bu nedenle kimliği belirlenemeyen üçüncü failin varlığı da dikkate alındığında hırsızlık suçunun bu eşyalar yönünden tamamlandığının anlaşılması karşısında sanıklar hakkında verilen cezada eylemin teşebbüs aşamasında kaldığından bahisle TCK’nın 35. maddesi uyarınca indirim yapılmış olması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Hüküm tarihine kadar yapılan yargılama gideri toplamı, 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesine atıfta bulunan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20,00 TL"den az olduğu halde yargılama giderinin sanıklar ... ve ...’den tahsiline karar verilmiş ise de, hüküm kesinleşinceye kadar yapılacak yargılama giderlerinin de toplam yargılama gideri kapsamında olması nedeniyle hükmün kesinleştiği tarihte sanıklardan tahsili gereken yargılama giderinin yukarıda açıklanan terkin miktarından az olması halinde, Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Bartın Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2010/369 Esas ve 2011/877 Karar sayılı ilamda TCK"nın 31/3. maddesinin uygulanması ve tekerrüre esas alınabilecek başka bir ilamın olmaması karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 58/5. maddesi gözetilerek sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanamayacağının gözetilmemesi;
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenlerle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık ... hakkındaki hüküm fıkralarından tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.