11. Hukuk Dairesi 2019/2626 E. , 2020/529 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada ...1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 07/11/2017 tarih ve 2016/45 E- 2017/343 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ...Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 22/02/2019 tarih ve 2018/801 E- 2019/179 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı TPMK vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı tarafa ait DMNK ibareli marka başvurusuna, müvekkiline ait DUMANKAYA ibareli markalara ve benzerlik ile tanınmışlık hukuki nedenine dayalı itirazın YİDK tarafından reddedildiğini, markaların benzer olduğunu, davalı tarafından benzer ibareli 2 başvuru daha yapıldığını, davalının ısrarla müvekkili markası ile iltibas yaratan marka başvuruları yaparak iltibas yaratmaya çalıştığını, davalının kötü niyetli olduğunu ileri sürerek TPMK YİDK"nın 2015-M-11374 sayılı kararının iptali ile 2014/60397 başvuru numaralı tarihli "DMNK" ibareli marka başvurusu tescil edilmiş ise hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili, markaların okunuş, fonetik, yazılış ve genel görünüm açılarından farklı olduğunu, müvekkilini davacı markalarından faydalanmaya çalışmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; markaların 37. ve 42. emtia ve hizmet sınıflarında “aynı” ve “aynı tür” bulunduğu, DMNK ibaresinin, davacının DUMANKAYA ibaresinde yer alan sesiz harflerin çoğunu barındırdığı, davaya konu markada davacı markalarından farklı olan Y harfinin markaları farklılaştırmaya yetmediği, ortalama tüketici nezdinde bıraktıkları intibanın aynı olduğu, markaların görsel ve bıraktıkları genel intiba bakımından benzer olduğu, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas oluştuğu, davalı şirketin kurucusunun davacı markalarını davaya konu marka başvurularını gerçekleştirdiği tarihten önce bildiği, davalının markasının bütün sessiz harflerini içeren “DMNKY” ibaresini tescil edemeyince bu defa “Y” harfini çıkararak tekrar başvuruda bulunmuş olması ve davacı markasının tanınmış olduğu dikkat alındığında davalının davacı markalarının tanınmışlığından yararlanmak amacıyla bu başvuruyu yaptığı, dolayısısyla kötüniyetli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne TPMK YİDK"nın 2015-M-11374 sayılı kararının iptaline, davalı adına tescilli 2014/60397 sayılı DMNK ibareli markanın tescilli olduğu 37 ve 42 sınıflar yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiş, karara karşı, davalı TPMK vekili ile davalı şirket vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesinde; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, marka başvurusunun esas unsurunun DMNK kelimesinin redde mesnet gösterilen markaların da DUMANKAYA kelimesinde yer alan sesiz harflerden Y harfi dışında tümünü içerdiği, sadece Y harfinin bulunmamasının markaları farklılaştırmaya yetmediği, davalı şirket kurucusunun, yine kurucusu bulunduğu davacı şirketten, "DUMANKAYA" markasını da davacı uhdesinde bırakarak ayrılmasına rağmen anılan markanın sessiz harflerini tescil ettirmek istemesinin, davacı markalarının tanınmışlığından yararlanma ve davacı markalarını engelleme kastını gösterdiği, dolayısıyla mahkemece davalının kötüniyetli olduğunun belirlenmesinde bir isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle davalılar vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı TPMK vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı TPMK vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 20/01/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.