18. Hukuk Dairesi 2014/18540 E. , 2015/4928 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde,... İli ... İlçesi... Köyü 31 parsel sayılı taşınmazın Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi taraf vekillerince, incelemenin duruşmalı olarak yapılması ise davalılar vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan 24.03.2015 tarihinde temyiz edenlerden davalılar vekili Av... ve davacı vekili Av.... geldiler. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Mahkemece hükme esas alınan 02.04.2014 havale tarihli bilirkişi kurulu raporunda ve gerekçeli kararda kamulaştırma bedelinin 37.857,05 TL olduğu belirtildiği halde, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında bu bedelin sehven 38.857,05 TL olarak yazılması,
2-Anayasa Mahkemesi 1. bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa"nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tesbiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir.
Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesinin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Tespit edilen kamulaştırma bedeli doğrultusunda idarece fazla yatırıldığı anlaşılan bedelin iadesine karar verilmesi doğru ise de, mahkemece yalnızca iade edilecek bedelin davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, bu bedele 12.05.2011 tarihinden 08.02.2012 tarihine kadar yasal faiz yürütülerek davalılardan tahsiline şeklinde hüküm kurulması,
Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2 numaralı bendindeki “38.857,05” rakamlarının hükümden çıkartılarak yerine “37.857,05” rakamlarının yazılması,
b)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2 numaralı bendindeki “ve mahkememiz bozma öncesi kararına göre tespit edilen 47.264,44 TL den mahsubu ile 8.407,39 TL nın davalıların tapu kaydındaki ve veraset ilamındaki payları dikkate alınarak davacıya iadesine ve bu bedele 30.04.2010 tarihinden başlamak üzere 19.01.2011 tarihine kadar yasal faiz yürütülmesine,“ ibarelerinin hükümden çıkartılarak yerine “idarece fazla yatırılan 9.407,39 TL"nin davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya iadesine,” ibaresinin yazılması,
c)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2 numaralı bendindeki “TESPİTİNE” kelimesinden sonra gelmek üzere“ Tespit edilen kamulaştırma bedeline 31.08.2010 tarihinden ilk karar tarihi olan 19.01.2011 tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına,“ ibaresinin yazılması,
Suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı ve davacı yararına takdir edilen 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 02.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.