4. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/184 Karar No: 2015/3490 Karar Tarihi: 23.03.2015
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/184 Esas 2015/3490 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2015/184 E. , 2015/3490 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 28/05/2014 NUMARASI : 2012/62-2014/225
Davacı F.. Y.. vekili Avukat Hacı tarafından, davalılar A.. R.. ve diğeri aleyhine 01/02/2012 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 28/05/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, yanlış tedavi sonucu oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir. Yerel mahkemece açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, tedavi için gittiği hastanede kendisine yanlış tedavi uygulandığını, bu nedenle maddi ve manevi zarara uğradığını iddia ederek uğradığı zararın davalılardan tazminini talep etmiştir. Davalılar, tedavi işlemelerinin tıbbi gerekler doğrultusunda yapıldığını beyanla davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, Adli Tıp Kurumu"ndan alınan rapor dayanak gösterilerek tedavide bir hata ya da usulsüzlük olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır. (T.C. Anayasası 40/III, 129/V, 657 Sy. K.13, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.) Bu konuda yasal düzenlemeler emredici hükümler içermektedir. Diğer yandan sorumluluk hukukunun temel ilkeleri açısından bakıldığında da bu şekilde düzenlemenin mevzuatta yer almış olması zarar görenin zararının karşılanması yönünde önemli bir teminattır. Dosya kapsamından, davalı Ş.. Y.."ın profesör doktor olarak Akdeniz Üniversitesi Hastanesinde görev yaptığı anlaşılmaktadır. Davaya konu eylemi de görev sırasında gerçekleştirmiştir. Bu durumda, davalı yasalar kapsamında idarece kendisine verilen bir hizmeti yürütürken söz konusu eylem ve işlemleri gerçekleştirdiğinden; davalı hakkında açılan davanın taraf sıfatı yokluğundan reddedilmesi gerekirken uyuşmazlığın esasına girilerek hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya uygun düşmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 23/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.