Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/500
Karar No: 2016/2750
Karar Tarihi: 15.03.2016

İkna suretiyle irtikap ve rüşvet alma sanıklar ve hakkında - rüşvet verme sanık hakkında - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/500 Esas 2016/2750 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanıklar arasında rüşvet alma suçundan verilen beraat kararı yerinde görülmüşse de, sanıklar arasında ikna suretiyle irtikap suçu işleyen sanıkların beraat kararları kanuna aykırıdır. Sanıklar, kamulaştırma bedelini yüksek belirleyerek, bir kısmını bağış adı altında aldıklarını ve geri kalanını da hak sahibine ödediklerini söyleyerek, katılanı dolandırdıkları için dolandırıcılık suçu oluşmuştur. Suç niteliğinin tayin ve tespiti için eksikliklerin giderilmesi gerekmektedir. Hüküm, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ve CMUK'un 321. maddesi uyarınca bozulmuştur. Kanun maddeleri: irtikap suçu (TCK m. 252), rüşvet alma (TCK m. 252), rüşvet verme (TCK m. 252), dolandırıcılık (TCK m. 158).
5. Ceza Dairesi         2014/500 E.  ,  2016/2750 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : İkna suretiyle irtikap ve rüşvet alma (sanıklar ... ve ... hakkında), rüşvet verme (sanık ... hakkında)
    HÜKÜM : Beraat

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Sanıklar ... ve ... haklarında rüşvet alma, sanık ... hakkında rüşvet verme suçlarından verilen beraat hükümlerinin temyiz incelemesinde;
    Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen katılan kurum vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
    Sanıklar ... ve ... hakkında ikna suretiyle irtikap suçundan verilen beraat hükümlerinin temyiz incelemesinde ise;
    Sanık ..."ün ...... Müdürü ve ... Komisyonu Üyesi, sanık ..."ın ise ..... Müdürlüğünde memur olarak görevli oldukları, kıymet takdir komisyonunun 23/10/2009 tarihli raporuyla kamulaştırılmasına karar verilen katılan ..."a ait 118 m2 yüzölçümündeki taşınmazın değerinin 25.000 TL olarak tespit edildiği, bu değeri öğrenen sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde katılana "belediyenin bir takım hayır kuruluşlarına inşaat malzemesi yardımında bulunduğunu ancak bunların çıkışını gösteremediklerini, bu nedenle istimlak bedelini yüksek belirleyip bu bedel üzerinden bir miktarını bağış olarak aldıklarını, geri kalan gerçek istimlak bedelini ise hak sahibine ödediklerini, istimlaka konu olan taşınmazının rayiç bedelinin gerçekte 18.000 TL olduğunu ancak 25.000 TL olarak belirlendiğini, dolayısıyla aradaki fark olan 7.000 TL"yi kendilerine nakit olarak vermesi gerektiğini, bu şekilde hayır kurumlarına yardımda bulunabileceklerini" söyledikleri, kamu görevlisi olan sanıkların yapacağı her türlü davranışın yasalara uygun olacağı, yetki ve imkanlarını yasaya uygun olarak kullanacakları inanç ve beklentisi içinde bulunan katılanın hileli davranışlarla istenen çıkarın verilmesi gerektiğine inandığı ve kamulaştırma bedelini almadan önce ..."tan çektiği 5.000 TL kredi ve ...."dan aldığı 2.000 TL olmak üzere toplam 7.000 TL"yi sanıklara ödediği, bu suretle sanıkların ikna suretiyle irtikap suçunu işledikleri, ... Cumhuriyet Başsavcısı tarafından tutulan 21/01/2010 tarihli tutanak, tanıklar ..., ..., ..., ..., ..., .... ve ..."ın beyanları ve bütün dosya kapsamıyla sübuta erdiği halde atılı suçtan mahkumiyetleri yerine dosya kapsamı ve oluşa uygun düşmeyen gerekçeler ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde beraat kararları verilmesi,
    Kanuna aykırı, katılan kurum vekili ve katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/03/2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY

    Oluş, dosya kapsamı, mevcut deliller ve katılan ...’ın aşamalardaki beyanlarına nazaran sanıklardan ...’ın evi kamulaştırılacak olan katılana, kamulaştırma bedelinin 18.000 lira olduğunu, ancak evrak üzerinde 25.000 lira göstereceklerini, aradaki farkın Belediyenin yapmış olduğu yardımların kurumdan resmi olarak çıkışını yapamadıklarından yardım parası olarak kendilerine verilmesini istediği, katılanın bunun kanunsuz bir iş olduğunu belirterek veremeyeceğini söylemesi üzerine, sanık ... ile görüşen Hüseyin’in vermezsen yerin 18.000 liralık değerini daha da düşürürüz demeleri üzerine temin ettiği parayı sanıklara teslim ettiği ve kamulaştırma evraklarını imzalarken boş evraklara imza attırdıkları, bilahare evin yüzölçümünü, ağaç sayısını ve diğer kamulaştırılacak değerleri farklı gösterdiklerini, arsa başındaki tespitleri sanık ...’in yaptığını ifade etmiştir.
    Sayın çoğunluk kamulaştırma bedelini 25.000 lira kabul ederek suç niteliğini belirlemiş ise de, katılanın beyanları da nazara alınarak, sanıkların üzerlerine atılı suç vasfını tayin açısından mahallinde tespit yapılarak, kamulaştırılan yerin metrekaresi ve üzerinde bulunan maddi değerlerin dolayısıyla kamulaştırma bedelinin gerçeği yansıtıp yansıtmadığının tespiti gerekmektedir.
    Kamulaştırma bedeli 18.000 lira olmasına rağmen katılanın kamulaştırma işlemi vasıtasıyla kurumdan fazla para çıkarılması sağlanarak aradaki fark mal edinilmiş ise, sanıkların görev yaptıkları birim de nazara alındığında eylemlerinin kamu kurumuna karşı dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarını oluşturacağı, yerin gerçek değeri 25.000 lira olmasına rağmen katılana yapılan bağışları yasal prosedüre uydurmak için bu şekilde gösterdik şeklindeki beyanlarıyla parayı almaları halinde ise kamu kurumunun vasıta olarak kullanılması suretiyle katılana karşı dolandırıcılık suçu oluşacaktır.
    Çünkü ikna suretiyle irtikap suçu kamu görevlisinin görevinin sağladığı güveni kötüye kullanarak ve de inandırıcı bir takım davranışlarla mağduru kanunen ödenmesi gerekmeyen bir paranın ödenmesi hususuna ikna ederek menfaat sağlaması suretiyle oluşur. İknada inandırılmış olan mağdur bu nedenle sağladığı çıkarın haksız olduğunu bilmemektedir. Oysa somut olayda katılan bu parayı kamulaştırma işlemi için gerekli olan bir ödeme, kanunen ödenmesi gereken bir para olduğuna ikna edilmemiştir. Kurumdan yasal para çıkışı yapamadıkları için bu şekilde usulsüzlük yaptıklarını söyleyen kamu görevlilerine inanarak parayı verdiği için sanıkların eylemi dolandırıcılık suçunu oluşturacaktır. Ancak tüm bunların dolayısıyla suç niteliğinin tayin ve tespiti, belirtilen eksikliklerin giderilmesinden sonra mümkün olacaktır ve hükmün bu sebeple bozulması gerektiği kanaatinde olduğumdan, sayın çoğunluğun eylemi ikna suretiyle irtikap olarak niteleyen bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi