Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/6910 Esas 2016/1139 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6910
Karar No: 2016/1139
Karar Tarihi: 10.02.2016

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/6910 Esas 2016/1139 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/6910 E.  ,  2016/1139 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 62/1, 52/2, 51/1-3. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 500 TL adli para cezası ile mahkumiyet, erteleme

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:

    Sanığın, katılana ait işyerinde satış temsilcisi olarak çalıştığı, yapılan kasa kontrolünde, sanığın müşterilerden tahsil etmiş olduğu parayı şirkete teslim etmek yerine kendisinde alıkoyduğu, sanığın tevil yollu ikrarı ve tüm dosya kapsamına göre anlaşıldığından, sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak ;
    1-Sanığın, bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda katılana karşı aynı suçu birden fazla kez işlemesi nedeniyle TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Kabule göre de;
    a)Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinden 30 gün olarak tayin edilmesi,
    b)Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 06.04.2010 tarih ve 2010/4-71 E, 2010/76 K sayılı ilamında belirtildiği gibi; 5237 sayılı TCK’nın 51. maddesiyle, ceza infaz kurumu haline getirilip, sadece hapis cezasıyla sınırlı olarak kabul edilen ertelemede, maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkemece bir deneme süresinin belirlenmesi zorunlu olup, bu sürenin belirlenmemesi veya eksik belirlenmesinin, aleyhe bozma yasağı kapsamında değerlendirilemeyeceği, yine zikredilen maddenin 3. fıkrasında, denetim süresinin mahkûm olunan hapis cezası süresinden az olamayacak şekilde belirlenmesi gerektiğinden hareketle, hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nm 51/3. maddesi gereğince denetim süresi belirlenmemesi,
    c)TCK"nın 51/7-8 maddesi uyarınca denetim süresi içinde sanığın kasıtlı bir suç işlemesi halinde cezanın kısmen veya tamamen infazına karar verileceğinin ve denetim süresini iyi halli olarak geçirdiği taktirde cezanın infaz edilmiş sayılacağının kararda belirtilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.














    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.