Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11286
Karar No: 2017/1736
Karar Tarihi: 07.03.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/11286 Esas 2017/1736 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, tapuda paydaşı olduğu taşınmazın önalım hakkını kullanarak, satın aldığı payın adına tescilini davalıdan istemiştir. Davalı, taşınmazda fiili taksim olduğunu ve payını edindiği önceki paydaşın adına tapuda belirtme bulunduğunu savunmuştur. İlk olarak davanın reddine karar verilmiş, ancak Yargıtay tarafından bozulmuştur. Daha sonra ise yeniden yapılan yargılama sonucunda, onama kararı verilmiştir. Ancak kararda hangi hususları kapsadığı belirtilmediği ve yeterli bir gerekçe sunulmadığı için, hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri ise: 6100 sayılı HMK'nın 297. maddesi.
14. Hukuk Dairesi         2016/11286 E.  ,  2017/1736 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.04.2011 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 01.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 01.02.2016 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden taraf gelmedi. Karşı taraftan davalı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafın sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    KA R A R
    Davacı, paydaşı olduğu 3564 ada 4 parsel sayılı taşınmazın dava dışı paydaşının payını 24.02.2011 tarihinde davalıya satış yoluyla devrettiğini, bildirim yapılmadığını ileri sürerek, önalım hakkı nedeniyle payın adına tescilini istemiştir.
    Davalı, taşınmazda fiili taksim bulunduğunu, payını edindiği önceki paydaş adına tapunun beyanlar hanesinde belirtme bulunduğunu, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece taşınmazda fiili taksim bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı ile davalının temyizi üzerine Dairemizin 15.04.2014 günlü ve 2014/779 Esas, 5094 sayılı Kararı ile davalı yararına vekalet ücreti takdiri gerektiği gerekçesiyle bozulmuş; bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda işin esası onandığından karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm kurulmuştur.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dairemizce “Bozmaya uyularak tesis edilen hükmün, tüm istekleri karşılar şekilde yeniden yazılması gerekir. Mahkemece bu husus gözetilmeden, hükmün diğer yönlerinin kesinleşmiş olduğundan bahisle "aynı konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiş” gerekçesiyle 13.02.2013 tarihinde 2015/4266 -5367 sayılı ilamı ile bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılamada “davanın reddine dair mahkememizce verilen karar Yargıtay tarafından onandığından bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde 01.02.2016 tarihinde karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Hükmün hangi hususları kapsayacağı 6100 sayılı HMK"nın 297. maddesinde belirtilmiştir. Ayrıca hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır, hükmün hedefine ulaşmasını engeller, kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz. Bozma kararı ile ilk hüküm hayatiyetini ve ifa kabiliyetini yitirir.
    Bozma kararından sonra bozmaya uyularak verilen hüküm yeni bir hükümdür. Bozmaya uyularak tesis edilen hükmün, tüm istekleri karşılar şekilde yeniden yazılması gerekir. Mahkemece bu husus gözetilmeden, hükmün diğer yönlerinin kesinleşmiş olduğundan söz edilerek "davanın reddine, aynı konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde birbiri ile çelişkili hüküm kurulması doğru görülmediği gibi, Dairemizin bozma ilamına uyularak davanın reddine karar verilmiş ise de, kararın gerekçesinde davanın neden reddedildiğine ilişkin yasal anlamda yeterli bir gerekçeye yer verilmemiştir. Bu nedenle temyiz incelemesi yapılamayacağından, kararın usulüne uygun gerekçe ve hüküm fıkrası yazılmak üzere bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.03.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi