Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : İcra Mahkemesi"ne verilen şikayet dilekçesinde, ödeme emri tebligatının usulüne uygun olarak yapılmadığı ve tebligattan 28.02.2007 tarihinde haberdar olunduğu açıklanmıştır. İncelenen tebligat parçasında tebliğ işleminin 7201 Sayılı Yasanın 21. maddesine göre yapıldığı görülmektedir. Tüzüğün anılan maddesine göre, muhatabın adreste neden bulunmadığı, komşu, kapıcı, yönetici, zabıta amir ve memurları vs. gibi kimselerden sorulmalı, tevziat saatinden sonra adrese gelindiğinin tespit edilmesi ve bunun tebligat parçasına yazılıp belgelenmesi halinde 21. maddeye göre tebligat yapılabilir.(HGK.nun 25.01.2006 tarih ve 2005/2-772 E. - 2006/17 K) Somut olayda borçluya tebligat, T.K.nun 21.maddesine göre yapılmış olup, muhatabın adresinden (çarşıya gitmesi) sebebiyle geçiçi olarak ayrıldığı imzadan imtina eden komşusunun beyanıyla tebliğ memuru tarafından tespit edilmiş ve tebligat işlemi komşuya haber verilerek kapıya ihbarname yapıştırılmış ve muhtara tebligat teslim edilmiştir. Sözü edilen tebliğ işlemi TK.nun 21 ve Tüzüğün 28.maddesine uygun olduğundan borçlunun şikayetinin reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15/11/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.