11. Hukuk Dairesi 2018/1970 E. , 2018/3769 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/12/2015 tarih ve 2011/889-2015/969 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalılar ... ve ... ile birlikte davalı şirketi kurduklarını, şirketi temsil ve müdürlük görevinin ... ve müvekkiline ait olduğunu, şirketi kurma amaçlarının davalı şahısların ortağı olduğu dava dışı ... Ltd. Şti ile birlikte krom madeni işletmek olduğunu, müvekkilinin taahhütlerini tam olarak yerine getirdiğini hatta taahhütlerinden fazlasını yaptığını, davalı şahısların kusurlu davranışları nedeniyle işletme ruhsatının, Gaziantep Orman İşletmesindeki iznin ve dinamit kullanma ruhsatının çok geç alındığını, müvekkilinin ihtar çekmek suretiyle davalı şahıslardan taahhüt ve sorumluluklarını bir an önce yerine getirmelerini istediğini, müvekkilinin mağduriyeti karşısında haksız fiillerden doğan hak ve zararın tespiti amacına yönelik açılan davanın halen derdest olduğunu, davalı şirketin zorunlu organlarının çalışamadığını, davalı ... ve ..."in fiilen ve cebren el koydukları davalı şirketi zarar ettirdiklerini ileri sürerek zorunlu organlarının yokluğu sebebiyle davalı şirketin feshini, davalı şahısların şirkete verdikleri ve vermekte oldukları zararın tespitini, zararı durdurmak amacıyla davalı şirkete kayyım atanmasını talep etmiştir.
Davalılar ... ve ... vekili, davacının iddialarının aksine davalı şirketin davacının yükümlülüklerini zamanında yerine getirmemesi nedeniyle zarara uğradığını, davalı şirketin kuruluş amacını gerçekleştirmesinin, davacının kusurlu davranışları nedeniyle imkansız bir hal aldığını, tüm yaşanan süreç dikkate alındığında davalı şirketin TTK 549. maddesi uyarınca haklı nedenle feshine karar verilmesi gerektiğini, müvekkilleri ... ve ... ile davacı ... arasında menfaat uyuşmazlığının doğduğunu ve bu aşamadan sonra tarafların bir araya gelip davalı ... Jeotermal Jeofizik Etüd Proje ve Müş. Hiz.Tur. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. adına karar almalarının imkansız olduğunu, davacının İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesinde açmış olduğu eş zamanlı dava ile müvekkillerinden haksız bir şekilde para tahsil etmeye çalıştığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı ... Jeotermal Jeofizik Etüd Proje ve Müş. Hiz.Tur. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, Ortaklık Esas Sermayesinin 2/3 oranında azalması üzerine ortaklık genel kurulunca sermayenin tamamlanmasına veya geriye 1/3 sermaye ile iktifaya karar verilmediği taktirde şirketin feshine karar verilebileceği ve her iki tarafın da şirketin feshini talep ettiği gerekçesiyle davalı şirketin feshine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, şirketin feshi, davalıların şirkete verdikleri zararın tespiti istemlerine ilişkindir. Mahkemece karar gerekçesinde talep edilen zarar yönünden yapılan değerlendirmede, “bu zarar davalı ... Jeotermal Jeofizik Etüd Proje ve Müş. Hiz.Tur. İnş. San. Tic. Ltd. Şti."nin zararı olduğu ve fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak davacısı olan ..., ... Madencilik Jeofizik Etüt Proje Müşavirlik Hizmeti Tur. İnş. San. Tic. Ltd. Şti."den ve ... ve ...’den şimdilik kaydıyla 100.000,00 TL talep etmekle davacının mahkememizden istenen tespit konusu İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesinde dava konusu yapılmış olmakla, dava bu nedenle şirket feshi hakkındaki dava yönünden görülmüş” değerlendirilmesi mevcut olmasına karşın dava dilekçesindeki tespit istemiyle ilgili olarak hüküm fıkrasında davacının bu talebine ilişkin olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
2-Ayrıca, davalı şirketin feshi ile birlikte şirketin tasfiyesine ve tasfiye memuru atanmasına da karar verilmesi gerekirken bu konuda bir karar verilmemiş olması isabetli görülmemiş, kararın bu yönüyle de bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlere açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 21/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.