15. Ceza Dairesi 2017/30034 E. , 2020/12338 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK"nın 158/1-d, 204/1, 207/1, 62, 52/2, 53. maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın müşteki ..."a ait nüfus cüzdanı, sürücü belgesi ve personel kimlik belgesini ele geçirdiği, üzerine kendi fotoğrafını yerleştirmek suretiyle sahte hale getirdiği, sonrasında bu kimlikleri kullanarak müşteki adına abonelik sözleşmeleri imzalayarak telefon hatları açtırdığı, kullanım ücretlerini ödemeyerek haksız menfaat temin ettiği iddia edilen somut olayda;
1-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Sanık savunması, bilirkişi ve ekspertiz raporları ile dosya kapsamındaki tüm delillere göre sanığın atılı nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarına ilişkin eylemlerini sabit gören mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin (1), (2), ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kısmi iptal kararının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdiği dikkate alınarak, bu hususun, koşullarının oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın atılı suçu işlemediğine yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
2-Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; eyleminin özel hüküm niteliğinde bulunan ve ön ödemeye tabi olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki suçu oluşturacağı gözetilmeden, suç vasfının özel belgede sahtecilik olarak kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.