Zimmet - görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/8779 Esas 2016/2687 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8779
Karar No: 2016/2687
Karar Tarihi: 11.03.2016

Zimmet - görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/8779 Esas 2016/2687 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanıkların zimmet ve görevi kötüye kullanma suçlarından mahkumiyetine karar vermiştir. Hazine, zimmet suçu yönünden katılma talebinde bulunmuş ve kabul edilmiştir. Ancak, görevi kötüye kullanma suçundan mahkum olan sanıkların tutukluluğu esnasında, zarar gören tarafların dava ve duruşmalardan haberdar edilmeden hüküm kurulması kanuna aykırıdır. Ayrıca, sanık TCK'nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suçundan mahkum olduğu için cezanın infazından sonra bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanması gerekmektedir. Bilirkişi ücreti yargılama giderlerine dahil edilmemiştir ve müdafilerin ücretlerinde haksız uygulama yapılmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri ise şunlardır: CMK 260/1, 3628 sayılı Kanunun 18, CMK 233-234, 1163 sayılı Kanunun Ek 2, TCK 53/1-a ve 53/5.
5. Ceza Dairesi         2015/8779 E.  ,  2016/2687 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Zimmet, görevi kötüye kullanma
    HÜKÜM : Sanık ..."un zimmet suçundan, diğer sanıkların ise görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyetlerine

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle ve sanık ... ile müdafiin 09/12/2015 tarihli duruşmada sözlü savunmalarını yaptıkları anlaşılmakla dosya duruşmalı olarak incelendi;
    CMK"nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükümlerin 27/05/2015 havale tarihli dilekçe ile vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Kanunun 18. maddesindeki "...Hazine avukatının yazılı başvuruda bulunması halinde Maliye Bakanlığı, başvuru tarihinde müdahil sıfatını kazanır." düzenlemesinin verdiği yetkiye dayanılarak Hazine"nin zimmet suçu yönünden katılma talebinin kabulüne, katılan-sanık ... müdafiin temyiz isteminin de; sanık ..."ten şikayetçi olmamaları nedeniyle, sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlerle sınırlı olarak incelenmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Görevi kötüye kullanma suçundan sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanıklara atılı suçtan, 1163 sayılı Kanunun Ek 2. maddesi gereğince zarar gören konumunda bulunan .... ve ... (... ve Ticaret) Bakanlığı"nın bu sıfatının gereği olarak CMK"nın 233 ve 234. maddeleri gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve öteki haklarını kullanabilmeleri için duruşmadan haberdar edilmeleri gerektiği halde, usulen dava ve duruşmalar bildirilmeden, davaya katılma ve Ceza Muhakemesi Kanununun mağdur ... katılanlar için öngördüğü haklardan yararlanma olanağı sağlanmadan yargılamaya devam edilerek yazılı biçimde hükümler kurulması,
    Zimmet suçundan sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    10/05/2006 tarih ve 5 sayılı, 27/05/2007 tarih ve 6 sayılı yönetim kurulu kararları ile kooperatifte çalıştırıldığı anlaşılan sanığın hukuki statüsünün ve buna bağlı olarak eylemin hukuki niteliğinin kesin olarak belirlenebilmesi bakımından, öncelikle kooperatif ana sözleşmesi ile görevlendirmeye ilişkin anılan ve varsa diğer kararların getirtilip, dava konusu edilen sürü işletme ve kırkım destekleme kredileri ödemelerine ilişkin belgelerde imzalarını inkar eden müştekiler yönünden imza incelemesi ve gerektiğinde yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak eylemlerin hukuki niteliğinin belirlenmesi gerekirken, gerekçe ile çelişki oluşturacak şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    5237 sayılı TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işleyen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. madde ve fıkrası gereğince, cezanın infazından sonra başlamak üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bilirkişi heyeti için ödenen 1.500 TL ücretin yargılama giderlerine dahil edilmemesi ve sanıklar ... ve ... için ödenen müdafiilik ücretlerinin bir kısmının diğer sanıklar için belirlenen yargılama giderlerine dahil edilmesi suretiyle CMK"nın 324 vd. maddelerine aykırı davranılması,
    Kanuna aykırı, katılan vekili, sanıklar ... ve ... müdafiileri ve sanık ..."un temyiz itirazları ile sanık ... müdafiin duruşma sırasındaki sözlü savunmaları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.