11. Ceza Dairesi 2020/7197 E. , 2021/2034 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet
I. Sanıklar ..., ... ve ... hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:
Sanıklara yüklenen 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçunun, yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibarıyla 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nin 223/8 maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
II. Sanık ... hakında 2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından verilen mahkumiyet hükümleri ile sanık ... hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmü ile 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin, sanık ... müdafiinin ve sanık ...’ın temyiz taleplerinin incelenmesi:
Sanık ...’ın yokluğunda verilen kararın, bilinen en son adresi olan ve sorgusu sırasında beyan ettiği adresine tebliği gerekirken, MERNİS adresine doğrudan Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesi gereğince 05.06.2015 tarihinde yapılan tebliğ işleminin usulsüz, sanığın öğrenme üzerine verdiği eski hale getirme talepli temyiz dilekçesinin süresinde olduğu; sanık ... hakkında 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından verilen, temyize konu 12.05.2015 tarihli mahkumiyet hükmünün, TCK"nin 67/2-d maddesi gereğince iştirak halinde birlikte suç işledikleri iddia olunan ve hakkında 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından beraat hükmü kurulan sanık ... hakkındaki dava zamanaşımını süresini kestiği kabul edilerek yapılan incelemede;
... İnş. Orman Ürünleri Nakliyat Tekstil ve Kimya Mad. San. Tic. Ltd. Şirketinin kurucu ortağı ve 06.02.2009 tarihine kadar müdürü olan sanık ... ile bu tarihten sonra müdürü olan sanık ... hakkında 2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından açılan kamu davasında; sanık ...’in, şirketi kurduktan kısa süre sonra hisselerini devrederek ortaklıktan ayrıldığını, bu dönemde şirketin ticari faaliyetinin bulunmadığını savunması, sanık ...’ın, şirketi ..., ... ve ...’ın işlettiklerini beyan etmesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi bakımından;
1- UYAP üzerinde yapılan kontrolde, sanık ... hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan İstanbul Anadolu 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/836 Esas, 2014/545 Karar sayılı dava dosyasında yargılamasının yapıldığı ve dosyanın Dairemizin 2019/2916 Esas numarasında kayıtlı olarak temyiz incelemesinde bulunduğu anlaşılmakla, sanığın, aynı şirket adına, aynı takvim yılında başka mükellefler adına düzenlediği sahte faturalara ilişkin tespitin yeni bir suçu oluşturmayıp, zincirleme suç içinde değerlendirilmesi gerekeceği göz önünde bulundurularak, mükerrer yargılama yapılmaması ve eylemlerin zincirleme suç içinde kalıp kalmadığının değerlendirilmesi açısından, söz konusu dosyanın duruşmaya getirtilip incelenmesi, mümkün olması halinde davaların birleştirilmesi, aksi durumda davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınmasından sonra sanığın eylemlerinin zincirleme suç niteliğinde olup olmadığı veya mükerrer dava açılıp açılmadığının belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Suç konusu faturaları kullanan mükellef veya şirketler hakkında sahte fatura kullanma suçundan karşıt inceleme raporları düzenlenip düzenlenmediği araştırılarak, ilgili şirket yetkilileri veya mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığı sorulup, açıldığının tespiti halinde, getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi; ilgili vergi dairelerinden BA formu ile mükelleften mal veya hizmet aldığına dair bildirimde bulunan şirket veya mükellefler nezdinde yapılan karşıt incelemeler sonucu suç konusu faturaların ele geçirilip geçirilemediği sorularak, suç konusu faturalardan kanaat oluşturacak kadar asılları veya onaylı suretlerinin araştırılıp getirtilmesi;
3- Sanık ...’ın savunmasında belirttiği ..., ... ve ...’ın 5271 sayılı CMK"nin 48. maddesine göre kendileri aleyhine tanıklıktan çekinme hakları hatırlatılmak suretiyle tanık sıfatıyla dinlenilmeleri; suç konusu faturalar sanıklara ve tanıklara gösterilerek faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, kabul etmedikleri takdirde sanıklar ile tanıkların yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların aidiyeti yönünden uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması;
4- Şirketin 2009 yılı ekim ayına kadar muhasebeciliğini yapan ...’ın, tanık sıfatıyla dinlenilerek, sanıkları tanıyıp tanımadığının, muhasebe işlemlerinin yürütülmesinde kiminle muhatap olduğunun, kimin talebi üzerine şirketin muhasebesini tutmaya başladığının, şirket işlerini fiilen kimin yürüttüğünün, şirkete ait defter ve belgeleri kime iade ettiğinin sorulması,
5-Sanıkların ve şirketin banka hesapları ile ticaret odası kayıtları araştırılıp şirket adına iş ve işlemlerde bulunup bulunmadıklarının belirlenmesi, ortak veya müdür sıfatıyla şirketten bir maaş ya da pay alıp almadıklarının şirketin banka hesaplarındaki paraların kimin tarafından çekildiğinin araştırılması,
6-Suç konusu faturaları kullanan şirketlerin yetkilileri veya mükellefler tanık olarak dinlenilerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanıkları ve tanıklar ..., ... ve ...’ı tanıyıp tanımadıklarının, faturaların verilip alınmasına sanıkların iştiraklerinin olup olmadığının sorulması,
Sonucuna göre, tüm deliller birlikte tartışılarak, sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması, yasaya aykırı,
7- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin, sanık ... müdafiinin ve sanık ...’ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,02.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.