Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/482
Karar No: 2020/1002
Karar Tarihi: 11.03.2020

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2020/482 Esas 2020/1002 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı yüklenici şirket adına kayıtlı olan bağımsız bölümün teslim edilmediği ve tapuda devrinin yapılmadığı gerekçesiyle davacı adına tesciline karar verilmesi istendi. Davalı yüklenici ise sözleşme dışı işler yapıldığını ve inşaat projesinin onay aşamasında olduğunu belirterek davanın reddini talep etti. Mahkeme, davalı şirket temsilcisini esas alarak davayı kabul etti. Ancak, yükleniciden temellük edilen şahsi hakka dayanan kişinin bu hakkın varlığını, yükleniciyle yapılan sözleşmenin tarafı olan arsa sahiplerine karşı kanıtlaması gerekir. Bu nedenle, mahkemece arsa sahiplerinin davaya katılımı sağlandıktan sonra çekişme incelenmeli ve sonuca uygun bir karar verilmelidir. Kararın temyiz eden davalı yararına bozulmasına karar verildi. Ödenenden 5766 sayılı Kanun'un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 143,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davalıya iadesine karar verildi. Kanun maddeleri: 5766 sayılı Kanun'un 11. maddesi, Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi.
15. Hukuk Dairesi         2020/482 E.  ,  2020/1002 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :Tüketici Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, yüklenicinin temliki nedeniyle kazanılan kişisel hakka dayalı tapu iptâl ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı, davalı yüklenici şirket adına kayıtlı olan 8 nolu bağımsız bölümü 10.11.2009 tarihli adi yazılı sözleşme ile 126.000,00 TL bedelle satın aldığını, bedelini ödediği halde sözleşmede belirtilen süre içinde teslim edilmediği gibi tapuda devrinin de yapılmadığını belirterek dava konusu bağımsız bölümün adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ise; davacının talebiyle sözleşme dışı işler yapıldığını, tadilat projesinin onay aşamasında olduğunu, davacının bu sözleşme dışı işlerin bedelini ödemediğini, iskan alındıktan ve davacı yükümlülüklerini yerine getirdikten sonra dava konusu dairenin davacı adına tescil edileceğini, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, davalı şirket temsilcisinin 04.03.2016 tarihli oturumdaki bağımsız bölümün tapusunun devrine hazır oldukları, davacıdan ek ödeme istemediklerine ilişkin imzalı beyanı da esas alınarak davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Davalı yüklenici ile dava dışı arsa sahipleri...,...,...,...,...,...,..,...,..., kendi adına asaleten ...ve ... adına vekâleten ..., Kendi adına asaleten ... adına vekâleten ...,..,... arasında biçimine uygun düzenlenmiş 29.12.2005 tarihli Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi bulunmaktadır. Bu gibi sözleşmelerde arsa sahibinin borcu, üzerine inşaat yapılacak arsayı hukuki ayıptan ari olarak yükleniciye teslim etmek, yüklenicinin önde gelen borcu ise, teslim aldığı arsa üzerine fenne, sözleşmeye ve imar mevzuatına uygun bina inşa etmektir. İşte yüklenici böylesine bir yapı meydana getirmişse, bir bakıma eserin bedeli olan bağımsız bölümün tescilini arsa sahibinden talebe hak kazanır. Yüklenici, kazandığı şahsi hakkını doğrudan arsa sahiplerine karşı ileri sürebileceği gibi bu hak onun tarafından üçüncü kişilere temlik edilmişse, yazılı olmak koşulu ile bu temlike dayanan üçüncü kişi de devraldığı şahsi hak sebebiyle, arsa sahibinden mülkiyet naklini isteyebilir. Ancak; bu tür davalarda, yükleniciden temellük edilen şahsi hakka dayanan kişinin bu hakkın varlığını devri yapan yükleniciye karşı, alacağa hak kazandığını ise yükleniciyle yapılan sözleşmenin tarafı olan arsa sahiplerine karşı kanıtlaması gerekir. Duraksamadan söylenmelidir ki, bu tür davalarda yüklenici ile arsa sahibi olan davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı vardır. Zorunlu dava arkadaşlığı olan durumlarda zorunlu dava arkadaşlarından birinin yokluğu halinde, taraf teşkili tamamlanmadan hüküm kurulamaz. Böyle olunca mahkemece, zorunlu dava arkadaşı olan dava dışı arsa sahiplerinin davaya katılması sağlanarak, çekişmenin esası onun da katılımı suretiyle ve bildirirse delilleri toplanarak incelenmeli, böylelikle bir sonuca ulaşılmalıdır.
    Bu durumda, mahkemece, arsa sahiplerinin davaya katılımı hususunda taraf teşkili sağlandıktan sonra, yukarıda izah edilen hususlar yönünden inceleme yapılıp, sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken taraf teşkili de sağlanmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın temiz eden davalı yararına BOZULMASINA, temyiz nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdillik incelenmesine yer olmadığına, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 143,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davalıya iadesine,
    karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 11.03.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi