21. Hukuk Dairesi 2015/7860 E. , 2016/1897 K.
"İçtihat Metni"
Davacı, kurum işleminin iptaliyle emekliliğe hak kazandığına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının davalı Kuruma prim borcu olmadığının tespiti, yaşlılık aylığı talebini reddeden davalı Kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığına ilişkin talebinin kabulü istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile “davacıya 506 Sayılı Yasanın Geçici 81/B-c maddesi uyarınca 01.06.2013 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı tahsisi gerektiğinin tespitine, aksi yöndeki davalı kurum işleminin iptaline” karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 15.04.1993-23.11.1994 ve 24.01.2007-15.09.2008 tarihleri arasında vergi mükellefiyetinin olduğu, bakkallar ve manavlar esnaf sanatkarlar odasında 07.05.1993-29.12.1994 tarihleri arasında üye olduğu, 17.10.1995 tarihinde Kuruma ibraz edilen İB formunda davacının esnaf ve sanatkarlar sicilindeki kaydının 30.12.1993-17.10.1995 tarihleri arasında olduğunun bildirilmiş olmasına rağmen, 21.05.2013 tarihli İB formunda davacının sicil kaydının 30.12.1993-15.08.2005 tarihleri arasında olduğunun bildirildiği, 15.04.1993 tarihi itibariyle Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği, 27.05.2013 tarihli esktreye göre, davacının 15.04.1993-17.10.1995 tarihleri arasında sigortalı olduğu takdirde (son prim ödemesi 08.12.2003 tarihinde olmakla) 31.05.2013 tarihi itibariyle prim borcunun bulunmadığı, davacının 06.05.2013 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu, davalı Kurumun davacının esnaf sicil kaydının devam etmesi sebebi ile Bağ-Kur sigortalılığının da 15.04.1993 tarihinden 15.08.2005 tarihine kadar devam ettiğinin kabul edildiği ve bu durumda davacının prim borcunun bulunması sebebi ile yaşlılık aylığına esas Bağ-Kur hizmetlerinin bildirilmediği, davacının aynı zamanda 01.01.2005-01.01.2008 tarihleri arasında 540 gün 2925 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğu, 600 gün askerlik borçlanmasını 16.03.2009 tarihinde ödediği, 506 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığının 13.08.1981 tarihinde başladığı, 1987/3.dönemindeki 80 günlük çalışmanın ve 1988/1, 2, 3.dönemlerindeki 80 er günlük toplam 240 günlük çalışmaların "e; 1991/3; 1992/1 ve 2.dönemdeki 120 şer günlük toplam 360 günlük çalışmanın da "e ait olduğu halde davacının hizmet cetvelinde göründüğü anlaşılmaktadır.
6645 sayılı Kanunun 56. maddesi ile 5510 sayılı Kanuna geçici 63. madde eklenmiş olup buna göre; “Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlarla tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, Kuruma kayıt ve tescilleri yapıldığı hâlde, bu maddenin yayımlandığı ayın sonu itibarıyla 12 ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunanların, bu sürelere ilişkin prim borçlarını, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ödememeleri veya ilgili kanunları uyarınca yapılandırmamaları hâlinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibarıyla, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibarıyla sigortalılığı durdurulur”.
Somut olayda, davacının Bağ-Kur sigortalılığı kapsamında son prim ödemesini 08.12.2003 tarihinde yaptığı ve bu prim ödemesi ile birlikte 15.04.1993-17.10.1995 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun kabulü halinde prim borcunun bulunmadığı, sonrasında prim ödemesi de yapmadığı anlaşılmış olup 5510 sayılı Kanun"un geçici 63. maddesi uyarınca 15.04.1993-17.10.1995 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun kabulü yerindedir. Ancak 2925 sayılı Yasa kapsamında 01.01.2005-01.01.2008 tarihleri arasında 540 gün sigortalı olan davacının bu sigortalılığının 1516 gün olarak değerlendirilmesi, başka sigortalıların hizmetlerinin karıştığı 5510 sayılı Yasa"nın 4/1-(a) bendi (506 sayılı Yasa) kapsamındaki sigortalılık süresinin de davalı Kurumdan sorulup netleştirilmeden yaşlılık aylığına hak kazanıldığının tespitine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Yapılacak iş, davacının 5510 sayılı Yasa"nın 4/1-(a) bendi (506 sayılı Yasa) kapsamında yaşlılık aylığına esas sigortalılık süresini davalı Kurumdan sorup netleştirmek, 2925 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığının 01.01.2005-01.01.2008 tarihleri arasında 540 gün ve davacının Bağ-Kur kapsamında 15.04.1993-17.10.1995 tarihleri arasında sigortalı olduğunu ve bu durumda prim borcunun olmadığını göz önünde bulundurarak bu sigortalılık sürelerine göre yaşlılık aylığı şartlarına haiz olup olmadığı değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurmaktan ibarettir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.