(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi 2020/831 E. , 2021/312 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
-KARAR-
Asıl davada davacı vekili, müvekkili ile davalı ... Aletleri San. Ve Tic. A.Ş. arasında 08.10.2003 tarihli münhasır dağıtıcılık sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme uyarınca müvekkilince üretilen kahverengi ev eşyasının pazarlanması işini üstlenen davalı şirketin, ürün pazarlanmasında en iyi gayret ve özeni göstermekle, pazar payını büyütmekle, yıllık ve üç aylık sipariş tahmin formlarını vermekle ve en iyi ciroyu yapmakla yükümlü olduğunu, davalı şirketin açıklanan bu edimleri yerine getirmemesi nedeniyle müvekkili şirketin maddi ve manevi zarara uğradığını, bu kapsamdaki toplam zararının 326.697.758 USD olduğunu, davalı BSH Türkiye"nin bu zarardan doğrudan diğer davalıların ise zararın doğumuna iştirak etmekten dolayı sorumlu olduklarını ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000.000 USD maddi zarar 10.000.000 USD manevi zararın tahsilini talep etmiştir.
Asıl davada davalılar vekili, hisse devir anlaşmaları sonucu BSH Türkiye"nin kurulduğunu ve tarafların kuruluş öncesi için birbirlerini ibra ettiklerini, bilahare 08.10.2003 tarihinde davacı ile ... Aletleri San. Ve Tic. A.Ş. arasında dağıtım akdinin imzalandığını, sözleşmenin tarafı olmayan davalılar ... Und Siemens Hausgerate GMBH, ... ve ...’e husumet yöneltilemeyeceğini, ... Aletleri San. Ve Tic. A.Ş.’nin ise dağıtım sözleşmesindeki tüm edimlerini yerine getirdiğini, davacı şirketin kötü yöneltilmesi sonucu zor durumda kaldığını ve iflasının ertelenmesini talep ettiğini, bu durumun sözleşmeye göre akdin haklı nedenle feshini gerektirdiğini ve sözleşmenin 27.05.2008 tarihli ihtar ile feshedildiğini, talep edilen zararın farazi olduğunu savunarak asıl davanın reddini istemiş, müvekkili ... Aletleri San. Ve Tic. A.Ş. yönünden açtığı karşı davasında ise 25.01.2002 tarihli avans sözleşmesi ile davacıya avans olarak verilen 10.000.000 USD"nin akdin haklı nedenle fesih sonucu iade edilmesi gerektiğini ileri sürerek, 10.000.000.USD"nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Karşı davada davalı .... San. Ve Tic. A.Ş. vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile davalı-karşı davacı ... Aletleri San. Ve Tic. A.Ş.’nin tespit edilen 23.964.287,56 TL tutarındaki alacağının, davacı-karşı davalı müflis .... San. Ve Tic. A.Ş. iflas masasına kayıt ve kabulüne dair verilen karar, davacı-karşı davalı müflis .... San. Ve Tic. A.Ş. iflas idaresi vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 19.12.2019 tarih ve 2019/1638 E., 2019/5467 K. sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir.
Davacı-karşı davalı müflis .... San. Ve Tic. A.Ş. iflas idaresi vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dairemiz onama kararında ‘reklam yapılmamasından kaynaklı tazminat talepleri dışındaki taleplerin incelenemeyecek olması, asıl davada saklı tutulan birtakım taleplerin ek davada değerlendirilecek olması’ gerekçe gösterilmiştir.
Asıl davadaki talepler incelendiğinde davacı-karşı davalının tazminat talebi dayanağının taraflar arasında imzalanan 08.10.2003 tarihli sözleşmede davalıya yüklenen ‘elinden gelen gayreti’ göstermemesi olduğu anlaşılmaktadır. Zarar kalemleri farklı olsa da sebebi yukarıda değinilen sözleşme hükmüne dayanmaktadır. Bu durumda davacı-karşı davalının ek davadaki talepleri de bu davada verilecek karara göre sonuçlandırılacaktır. Bu nedenle Dairemizin onama gerekçesi olaya uygun düşmemiştir. Ayrıca davacı-karşı davalının az yukarıda değinildiği üzere tazminata ilişkin bütün taleplerini sözleşme hükümlerine uymamaya dayandırdığı ve yeterince reklam yapmamanın zararın sebeplerinden biri olduğu hususu göz önünde bulundurulduğunda Yargıtay 19. Hukuk Dairesi bozma kararına karşı davacı vekilinin asıl davadaki kısmi dava miktarı açısından onama talebinde bulunmasının taraflar açısından usuli kazanılmış hak oluşturmayacağı göz önüne alındığında kararımızdaki bu gerekçenin de olaya uygun düşmediği anlaşılmıştır.
Bunların dışında Dairemizin ilk derece mahkemesi kararının onanmasına ilişkin kararı heyetimizce yeniden değerlendirilmiş ve kararın onanması sırasında bu hususların gözönünde bulundurulmadığı anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK"nın 266. (1086 sayılı HUMK"nın 275.) ve devamı maddelerinde hangi hallerde bilirkişi görüşüne başvurulacağı ve bilirkişi heyetinin ne şekilde oluşturulacağı belirlenmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak içinde reklam konusunda uzmanlarında bulunduğu beş kişilik heyet oluşturulmuş, bu heyet ilk raporlarını iki muhalefetle imzalayarak mahkemeye sunmuştur. İlk raporun karara dayanak yapılabilmesi bu nedenle mümkün olmadığı gibi içerik açısından da kanaat verici nitelikte değildir. Bu durumda mahkemece yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulması gerekirken HMK’nun 281. maddesinde belirlenen usule uygun olmayan şekilde eski bilirkişi heyetine iki yeni bilirkişi ekleyip bu kez yedi kişilik heyetten yeni bir rapor alınmıştır. Beş kişilik heyette iken rapora muhalif olan iki bilirkişi bu kez herhangi bir gerekçe göstermeden önceki bilirkişi heyetinin görüşünü tekrarlayan raporu imzalamışlar ve mahkemece bu rapor karara dayanak yapılmıştır.
Mahkemece yedi kişilik bilirkişi heyetinin oluşturulma usulünün HMK 281. maddesinde belirlenen usule uymadığı açıktır. Bu durumda mahkemece, ilk raporu veren bilirkişilerin raporunun kanaat verici ve karara dayanak yapılabilecek nitelikte bulunmadığı takdirde bu kişilerin dışında yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulması, iki bilirkişi heyetinin birbirlerinin aksine görüş bildirmesi halinde de çelişkinin giderilmesi için yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulup rapor alınarak sonuca gidilmesi gerekmektedir.
Mahkemece bu usule uyulmadan oluşturulan bilirkişi heyeti raporuna itibar edilerek sonuca gidilmesi, bu nedenle bozma ilamına uyulduğu halde bozma gereklerinin yerine getirilmemesi doğru görülmediğinden Dairemizin 19.12.2019 tarih ve 2019/1638 E., 2019/5467 K. sayılı onama kararı kaldırılarak, hükmün anlatılan nedenlerle bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı-karşı davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 19.12.2019 tarih ve 2019/1638 E., 2019/5467 K. sayılı ilamının KALDIRILMASINA, hükmün davacı-karşı davalı yararına BOZULMASINA, daha evvel alınan temyiz ve ilgili giderler ile karar düzeltme harcının davacı-karşı davalı .... San. Ve Tic. A.Ş. İflas İdaresine iadesine, 02.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.