16. Hukuk Dairesi 2016/4697 E. , 2018/4327 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz edenlerden ... vd. vekili Avukat ... ve Hazine vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "tespite esas alınan ve davalı tarafın tutunduğu tapu kayıtlarının getirtilip uygulanmadığı, bölgede 4753 ve 5618 sayılı yasalar uyarınca mera tahsisinin bulunup bulunmadığının sorulmadığı" belirtilerek araştırma ve incelemeye yönelik olarak bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile 40, 41, 42, 44, 45, 46, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 50 ve 51 parsel sayılı taşınmazların mera olarak sınırlandırılmasına ve mahsus sicillerine tesciline, 25 ve 61 parsel sayılı taşınmazların mezarlık vasfı ile kadastro tespiti gibi köy tüzel kişiliği adına tesciline, 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 43, 47, 48, 49, 52 parsel sayılı taşınmazlar dayanağı tapu kayıtları kapsamında kalmakla kadastro tespiti gibi aynı miktar ve vasıflarla toplam 14 pay kabul edilerek 1"er pay ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... adlarına müştereken tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve arkadaşları vekili, ... Köyü Tüzel Kişiliği vekili, ... Köyü Tüzel Kişiliği vekili ve Hazine vekili tarafından temyiz edilmiş, mahkemece temyiz masraflarını çıkartılan muhtıraya rağmen yatırmadığı gerekçesiyle 09.06.2016 tarihli ek karar ile Hazinenin temyizden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiş, verilen ek karar da (aynı zamanda davacı ... Köyü Tüzel Kişiliğinin temyizi üzerine katılma yoluyla) Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davacı Hazinenin temyiz itirazları yönüyle; Davacı Hazine tarafından Kadastro
Mahkemesinin 1003/2 ila 10 Esas sayılı dava dosyalarıyla 1 ila 61 parseller (28, 29, 44, 50, 51, 61 parseller hariç) hakkında taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu öne sürerek dava açtığı mahkemece keşif giderlerini yatırması, yatırmadığı takdirde keşif delilinden vazgeçmiş sayılacağına dair kesin süre verildiği, davacı Hazine tarafından kesin sürenin gereklerinin yerine getirilmediği, bu haliyle davasını ispat edemediği gerekçesiyle davalarının esastan reddine karar verildiği ve anılan kararların temyiz edilmeksizin kesinleştiği, dava konusu edilmeyen taşınmazlardan 50 ve 51 parsellerin tespitte mera vasfıyla sınırlandırıldığı, hükümle de Hazine aleyhine bir durum yaratılmadığı anlaşıldığına göre Hazine vekilinin yerinde olmayan temyiz isteminin REDDİNE,
2- Davacı ... ve arkadaşlarının 40, 41, 42, 44, 45, 46, 53, 58, 60, 55, 56, 54, 57, 59, 50 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki temyiz itirazları yönüyle; Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, çekişmeli taşınmazların davacıların tutundukları Kasım 1942 tarih 2 ila 24 nolu tapu kayıtlarının kapsamında kalmadıkları, evveliyatından beri kadim mera olarak kullanıldığı, meraların zilyetlikle kazanılmasının mümkün bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle 40, 41, 42, 44, 45, 46, 53, 58, 60, 55, 56, 54, 57, 59, 50 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA,
3- Davacılar Yumurtatepe ve ... Köyü Tüzel Kişiliği"nin 28 ve 29 sayılı parsellere, davacı ... ve arkadaşlarının ise 51 sayılı parsele yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bu taşınmazların davacıların tutunduğu Kasım 1942 tarih 13 sayılı tapu kaydı kapsamında kaldığı, dayanılan tapu kaydının "dağ, nehir, yol" gibi gayrisabit hudutlar içerdiği, bu nedenle sınırlarıyla değil de miktarıyla geçerli olduğu ancak tapu kaydı 15.000,00 metrekare miktarlı olduğu halde 28 ve 29 parsellerin toplam yüzölçümlerinin ise 2591 metrekare olarak kayıt miktarından daha az tespit edildiğinin belirlenmesine göre ... ve ... Köyü Tüzel Kişiliklerinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile 28 ve 29 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
Ancak; her ne kadar Mahkemece, davacıların tutunduğu Kasım 1942 tarih 13 sayılı tapu kaydının yalnızca 28 ve 29 parsel sayılı taşınmazaları kapsadığı gerekçesiyle adlarına tescil kararı verilmiş ise de yukarıda açıklandığı gibi 28 ve 29 parsellerin yüzölçümü tespitlerine esas alınan tapu kaydı miktarından daha azdır. Hal böyle olunca; fen bilirkişisinden ek rapor alınmak suretiyle kayıt miktarındaki eksikliğin 28 ve 29 parsellerle irtibatı kesilmeksizin 51 parselden tamamlanarak davacılar adına tesciline 51 parselin geri kalan kısmının yine hükümde olduğu gibi mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup davacılar vekilinin temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile 51 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki hükmün BOZULMASINA,
4- Davacı ... ve ... Köyü Tüzel Kişiliğinin 1 ila 24, 26 ila 39 ve 43, 47, 48, 49, 52, parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki temyiz itirazları yönünden ise,
Mahkemece çekişmeli taşınmazların, davacıların tutunduğu, aynı zamanda tesiptlerine esas alınan tapu kayıtları kapsamında kaldığı kabul edilmek suretiyle davacılar ... ve müşterekleri adına tesciline karar verilmiş ise varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmaktadır.
Çekişmeli taşınmazların tespitlerine esas alınan tapu kayıtlarının "dağ, nehir, yol" gibi gayri sabit hudutlar içerdiği, bu nedenle sınırlarıyla değil de miktarıyla geçerli olacağı tartışmasızdır. Ne var ki; mahkemece tapu miktarlarına göre çok fazla yüzölçümlerle tespitlerinin yapıldığı gözden kaçırılmak suretiyle hüküm kurulmuştur. Hal böyle olunca; fen bilirkişisinden ek rapor alınmak suretiyle taşınmazların sabit hudutlardan başlanarak miktarı kadarının payları oranında davacılar adına, taşınmazların sınırlarında kadim mera olduğu, ancak meraların zilyetlikle kazanılmasının hukuken mümkün bulunmadığı kabul edilmek suretiyle tapu miktarından fazla olan kısımlarının mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup davacı Köy Tüzel Kişiliklerinin temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile; 1 ila 24, 26 ila 39 ve 43, 47, 48, 49, 52 parsel sayılı (1, 24, 26, 39 parseller dahil) taşınmazlar hakkındaki usul ve yasaya aykırı hükmün BOZULMASINA,
5- 25 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki temyiz itirazlarına gelince, bilindiği üzere kadastro hakimi uyuşmazlığı çözerek taşınmazın kim adına tescil edileceğini belirterek infazı kabil sicil oluşturmakla görevlidir. Ancak;
Mahkemece; hükümün 1-b) bendinde 25 parsel sayılı taşınmazın mezarlık vasfı ile sınırlandırılmasına, 1-c) bendinde ise aynı taşınmazın davacılar adına payları oranında tesciline karar verilmek suretiyle infazda tereddüt yaratacak şekilde birbirinden farklı iki ayrı hüküm oluşturulması isabetsiz olup davacı Köylerin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile 25 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre bu taşınmaz yönünden sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 26.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.