12. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/18047 Karar No: 2007/20906
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/18047 Esas 2007/20906 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2007/18047 E., 2007/20906 K.
12. Hukuk Dairesi 2007/18047 E., 2007/20906 K.
HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ
KEFİLİN KABUL BEYANI
KEFİLİN MALLARININ HACZİ
2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 83 ]
2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 38 ]
"İçtihat Metni"
Mahalli mahkemece verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine, bu İşle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
İİK"nın 38. maddesi gereğince İcra Dairesi"ndeki kefaletler ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabidir. İcra kefiline karşı (ilam niteliğindeki icra kefaletine dayanılarak) ayrı bir ilamlı icra takibi de yapılabilir. Fakat, icra kefaletinin verildiği asıl takip dosyasında takibin icra kefiline karşı yürütülmesi de mümkündür. Ancak, usulüne uygun icra kefaleti olsa dahi, hakkında takip yapılan asıl borçlu yönünden takip kesinleşmedikçe icra kefiline icra emri çıkarılamaz. Çünkü kefil hakkında yürütülecek takibin kesinleşen bir miktar için başlatılıp devam etmesi zorunludur. Bu koşullar oluştuktan sonra (icra kefili hakkında) uygulanan bir haciz sırasında adı geçenin haczedilmezlikle İlgili hakkından feragat bulunduğu takdirde İİK"nın 83/a maddesinin tatbiki söz konusu olur (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s: 767) (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra İflas 1. dit, s: 834) (HGK 31.03.2004 tarih ve 2004/12-2002).
Somut olayda mahkemenin gerekçesi yasaya uygun olmakla beraber, kefilin kabul beyanı kendisi ile ilgili haciz sırasında olmayıp, dosya borçlusu ile ilgili ve kefalet ettiği borçla ilgili haciz tutanağında yazılıdır.
O halde, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle reddi isabetsizdir.
Sonuç: Borçlunun temyiz İtirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK"mn 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 12.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.