Tefecilik - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/814 Esas 2020/47 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/814
Karar No: 2020/47
Karar Tarihi: 26.02.2020

Tefecilik - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/814 Esas 2020/47 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin tefecilik suçundan mahkum olduğunu ve bir önceki tefecilik davasından da yargılandığını tespit etmiştir. Bu nedenle, zincirleme suçların son suçun işlendiği günün dikkate alınarak, önceki dosyanın akıbeti ve başka bir dosya olup olmadığının araştırılması ve sonrasında hukuki kesinti oluşup olmadığının belirlenmesi gerektiği sonucuna varmıştır. Mahkeme ayrıca, adli para cezası hesaplamasında hata yapıldığını, avukatlık asgari ücret tarifesine uygun olarak maktu vekalet ücreti belirlenmemesini ve TCK'nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi iptal kararına uygun yeniden değerlendirilmesi gerektiğine karar vermiştir. Bu nedenlerle karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nin 52. maddesi
- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi
- 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
9. Ceza Dairesi         2020/814 E.  ,  2020/47 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Tefecilik
    Hüküm : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak,
    UYAP sistemi üzerinden yapılan sorgulamada; sanığın ...8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/261 Esas sayılı dosyasından da tefecilik suçundan yargılandığının anlaşılması karşısında, bu suçun zincirleme biçimde işlenebileceği, suç tarihinin kazanç elde etmek amacıyla ödünç paranın verildiği tarih, zincirleme suçlarda ise son suçun işlendiği gün olduğu nazara alınarak, söz konusu dosyanın akıbetinin ve sanık hakkında tefecilik suçundan açılmış başkaca dosya bulunup bulunmadığının araştırılması ile derdest ise birleştirilmesi, karara çıkmış ve kesinleşmiş ise onaylı karar örneklerinin getirtilerek incelenmesinden sonra suç ve iddianame tarihlerine göre eylemler arasında hukuki kesinti oluşup oluşmadığının ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının saptanması, hukuki kesintinin gerçekleşmesi halinde ise ayrı ayrı ceza verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    1-Sanık hakkında TCK’nin 52. maddesinin uyarınca, verilen adli para cezası hesaplanırken, 5 tam gün karşılığının 20 TL’den 100 TL olarak yazılması
    gerekirken, hesap hatası yapılmak suretiyle 80 TL olarak belirlenerek eksik ceza tayini,
    2-Kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    3-5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş; sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.02.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.