23. Hukuk Dairesi 2015/6383 E. , 2016/3428 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili,.... esas sayılı dava dosyası ile davalı ...."nin çalışanı tarafından....e kıdem tazminatı ve sosyal alacakların tahsili davası açıldığını, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, mahkeme ilamının davacı tarafından icra takibine konu edildiğini, davacı ..... tehdidi altında ve fer"ileri ile birlikte 4.904,10 TL olarak ödeme yapıldığını, asıl sorumluluğun davalıda olduğunu, davalı şirkette çalışan kişilerin davacı ile ilgisi bulunmadığını ileri sürerek, 4.904,10 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın haksız ve kötü niyetli olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, iş mahkemesi dosyasında bu hususların tartışıldığı, tarafların her ikisinin iş mahkemesi dosyasında da taraf olarak yer aldığı, iş mahkemesi kararı ile işçinin davalının işçisi olarak çalıştığının tespit edildiği, bu hususta mahkeme kararı bulunduğu, mahkeme kararının kesinleştiği, kesin hüküm varlığı karşısında davalının bu iddialarına itibar edilmesinin mümkün olmadığı, davacının asıl işveren sıfatıyla alt işveren olan davalının işçisi için ödediği bedeli davalıdan talep hakkının doğduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Taraflar arasında sözleşme ilişkisi gereği davalının temerrüde düşürülmesi için BK"nın 101. maddesi (TBK m. 117) gereğince ihtar şarttır. Dosya kapsamında davalının temerrüde düşürüldüğüne dair bir kanıt bulunmamaktadır. Bu durumda, tahsiline karar verilen miktara dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken ödeme tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de; bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
.../...
S.2
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının hüküm bölümünün 2. bendinin "Toplam 4.904,10 TL rücu tazminatı alacağının davalıdan" ibaresinden sonraki kısmının hükümden çıkarılarak, yerine “dava tarihi olan 25.03.2013"ten itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine” ibaresinin eklenmesine ve kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.