Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7470
Karar No: 2016/1771
Karar Tarihi: 11.02.2016

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/7470 Esas 2016/1771 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalılardan işverenlere ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme davanın yasal dayanağını oluşturan kanun maddelerini göz önünde bulundurarak isteği kabul etmiştir. Ancak, davalılar bu kararı temyiz etmişlerdir. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi, davanın kamu düzenini ilgilendirdiğini ve özel bir duyarlılıkla ele alınması gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, gerçek ücretin emsal işi yapan işçilerin aldığı ücret göz önünde bulundurularak belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Dosyadaki incelemeler sonucunda, davalı Kurumun temizlik işini ihale ile alt işverenlere devrettiği, davacının Kuruma bildirilen çalışmalarının ihale alan işyerlerinden bildirildiği, ancak ihtilaflı dönemde davacının maaşının kim tarafından ödendiğinin araştırılmadığı ve eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulduğu görülmüştür. Sonuç olarak, davalıların itirazları kabul edilerek hüküm bozulmuştur.
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 79/10 ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel sağlık Sigortası Kanunu'nun 86/9. maddeleri, hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiştir. Ancak, gerçek ücretin emsal işi yapan işçilerin aldığı ücret göz önünde bulundurularak belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır.
21. Hukuk Dairesi         2015/7470 E.  ,  2016/1771 K.
"İçtihat Metni"




Davacı, davalılardan işverenlere ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan Kurum ve vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R


Dava, davacının davalı işyerinde 15.08.2004-30.04.2009 tarihleri arasında çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Öte yandan, 506 sayılı Yasanın 77. maddesinde prime esas gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Gerçek ücretin işçinin yaşı, kıdemi, meslek durumu dikkate alınarak, emsal işi yapan işçilerin aldığı ücret göz önünde tutularak belirlenmesi gerektiği Yargıtay"ın yerleşmiş görüşlerindendir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, işyerinin olduğu, davalı Kurumun temizlik işini ihale ile alt işverenlere devrettiği, davacının bu işyerinde ve ihaleyi alan şirketler bünyesinde temizlik elemanı olarak çalıştığının iddia edildiği, davacıya ait hizmet cetvelinde 11.07.2006-31.12.2007 tarihleri arasında giriş-çıkışlı olarak dava dışı farklı işyerlerince hizmet bildiriminde bulunulduğu, davalı Kurum ile davacı hakkında hizmet bildiriminde bulunan dava dışı şirketler arasında yapılan ihale sözleşmelerin dosyaya sunulduğu, davacı tanıklarının beyanlarının alındığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davalı Kurumun temizlik işini ihale ile alt işverenlere devrettiği, davacının da Kuruma bildirilen çalışmalarının ihale alan işyerlerinden bildirildiği, davacının bildirilmeyen çalışmaların da alt işverenlere bağlı olarak davalı Kurumda geçtiğinin iddia olunduğu, buna rağmen davacının çalışmalarının geçtiği iddia olunan dönemde davalı Kurumdan ihale ile iş alan şirketlerin davaya dahil edilmediği, davacının iş yaparken kime bağlı olarak ve kimden talimat alarak çalıştığının ve ücretinin kimden aldığının araştırılmadığı, ihtilaflı döneme ilişkin çalışmaların geçtiği işyerlerine ilişkin dönem bordrolarının getirtilmediği, resen tanık seçilerek çalışma olup olmadığı varsa ne şekilde olduğunun açıklattırılmadığı, buna göre gerek hizmet tespti gerekse sigorta primine esas kazanç tespiti yönünden eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulduğu görülmüştür.
Yapılacak iş, ihtilaflı dönemde davacının maaşının kim tarafından ödendiğini araştırmak, ayrıca ihtilaflı dönemin tümünde davalı Kurumun temizlik işini ihale ile verdiği şirketleri Kurumdan sormak suretiyle tespit etmek, temizlik işinin dava dışı şirketler tarafından alındığının ve davacının ücretinin de bu şirketler tarafından ödendiğinin anlaşılması halinde bu şirketlerin işveren olarak kabulü ile usulüne uygun şekilde davaya dahil etmesi için davacıya süre vermek, bu şekilde taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların gösterdiği delilleri toplamak, bu kapsamda ihtilaflı döneme ilişkin çalışmaların geçtiği işyerlerinin ihtilaflı döneme ilişkin dönem ve ücret ödeme bordrolarını getirtmek, ücret bordrolarının imzalı olup olmadığı üzerinde durmak, bu bordrolarda ihtilaflı dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptayarak bunların bilgilerine başvurmak, bordrolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, davalı Kurumdan davacı ile ilgili olan yetkili kişilerini tespit ederek bu kişilerin beyanlarını almak, hizmet tespiti talebi bakımından gerçek çalışma olgusunun somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya konulmasından sonra davacının alt işverene bağlı olarak çalıştığının tespiti halinde alt işveren aleyhine aksi halde davalı Kurum aleyhine hüküm kurmaktan, prime easas kazancın tespiti bakımından ise; davacının asgari ücret almasının hayatın olağan akışına uygun olduğu, talep ettiği ücretin ise asgari ücretin üzerinde olduğu,buna göre davacının tespitini istediği sürenin evvelinde ve sonrasında beyyine başlangıç sayılabilecek ödeme belgeleri ve sair bu nitelikte bir belge yoksa Hukuk Muhakemeleri Kanunun m.200 de yazılı sınırları taşan ücret alma iddialarının yazılı delil ile ispat edilebileceği göz önünde tutularak karar vermekten ibarettir.
O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi