Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/942 Esas 2019/4216 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/942
Karar No: 2019/4216
Karar Tarihi: 13.06.2019

Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/942 Esas 2019/4216 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, Iğdır Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçuyla ilgili kararı temyiz edildi. Temyiz talebi reddedilmediği için mahkemenin kararı incelendi. Kararda, ByLock isimli iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olduğu ve örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil olduğu belirtildi. Ancak sadece HIS-CGNAT kayıtlarının bulunmasının suçun oluşması ve mevcudiyeti için yeterli olmadığı ve yargılama aşamasında tartışılıp değerlendirilmeyen veri inceleme raporları ve şahit ifadeleri olduğu gözetilerek karar bozuldu. Kanun maddeleri ise şöyle: TCK 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1.
16. Ceza Dairesi         2019/942 E.  ,  2019/4216 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : Iğdır Ağır Ceza Mahkemesinin 03.03.2017 tarih ve 2017/64 - 2017/85 sayılı kararı
    Suç : Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 26.09.2017 tarih, 2017/16.MD-956 E, 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 sayılı kararında açıklandığı üzere; ByLock iletişim sistemi, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle;örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil olacağı, bu mimvalde;
    ByLock uygulaması programının indirilmesinin, mesajlaşmak/haberleşmek için yeterli olmadığı, öncelikle kayıt esnasında kullanıcının bir kullanıcı adıyla parola üretmesi, mesajlaşma için ise kayıt olan kullanıcılara sistem tarafından otomatik olarak atanan ve kullanıcıya özel olan ID (kimlik) numarasının bilinmesi ve karşı tarafça onaylanması gerektiği, karşılıklı ekleme olmaksızın iletişime geçilme imkanının bulunmadığı;
    ByLock iletişim sisteminde bağlantı tarihi, bağlantıyı yapan IP adresi, hangi tarihler arasında kaç kez bağlantı yapıldığı, haberleşmelerin kimlerle gerçekleştirildiği
    ve içeriğinin ne olduğu tespit edilebildiğinden bağlantı tarihinin, bağlantıyı yapan IP adresinin tespit edilmesi ve hangi tarihler arasında kaç kez bağlanıldığının belirlenmesi, kişinin özel bir iletişim sisteminin bir parçası olduğunun tespiti için yeterli olduğu, haberleşmelerin kimlerle yapıldığı ve içeriğinin ne olduğunun saptanması ise kişinin örgüt içindeki konumunu tespit etmeye yarayacak bilgiler niteliğinde olduğu;
    ByLock kullanıcılarının tespitleri açısından operatörler tarafından tutulan CGNAT (HIS) kayıtları bir çeşit üst veri olduğu, CGNAT kayıtları özet veri olması nedeniyle bir iz ve emare niteliğinde olduğundan tek başına kişinin gerçek ByLock kullanıcısı olduğunu göstermeyeceği, kişilerin iradeleri dışında ByLock sunucularına yönlendirilmiş olma ihtimalinin bulunduğu, nitekim, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde yürütülen ve BTK tarafından yapılan teknik çalışmalar sonucunda iradeleri dışında ByLock sunucularına yönlendirildikleri saptanan 11.480 kişinin tamamının CGNAT kayıtlarının olduğu ve tespit edilen CGNAT kayıtlarına göre ByLock uygulamasının IP’lerine bağlantıya yönlendirildiklerinin belirtildiği;
    Kişinin User-ID ve şifrelerinin belirlenememesi ve fakat CGNAT kayıtlarıyla ByLock sunucusuna bağlantı yaptığının tespit edilmesi halinde, kişinin gerçek ByLock kullanıcısı olduğu ihtimalinin yanında User-ID ve şifresi tespit edilemediğinden ByLock sunucularına tuzak yöntemlerle (Morbeyin vb.) yönlendirilmiş olabileceği ihtimalinin de bulunduğu hususları gözetilmekle;
    Somut olayda; sadece HISCGNAT kayıtlarının bulunması atılı suçun oluşması ve mevcudiyeti için tüm kuşkuları ortadan kaldırmadığı, bu nedenle uyap kayıtlarına göre temyiz aşamasından sonra dosyaya geldiği anlaşılan ve HISCGNAT kayıtlarını destekleyici mahiyette olan, ancak yargılama aşamasında tartışılıp değerlendirilmeyen 21.05.2018 tarihli veri inceleme raporu ile bir başka dosya şüphelisi ... isimli şahsın ifade tutanağının CMK"nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyecekleri sorulduktan sonra hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmesi lüzumu,
    Bozmayı gerektirmekle, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, verilen ceza miktarı ile tutuklulukta geçirilen süre, bozma nedeni ve mevcut delil durumu dikkate alınarak sanık ve müdafiinin tahliye taleplerinin reddine, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Iğdır Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.