Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8927
Karar No: 2019/3310
Karar Tarihi: 14.03.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/8927 Esas 2019/3310 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı şirket sahibi ile hem arkadaşlık hem de ticari ilişkileri olduğunu ve davalıya şahsi hesabından borç para gönderdiğini iddia etti. Davalı ise gönderilen paraların bir kısmını ödediğini fakat 65.000 TL'lik kısmını ödemediğini savundu. Davacı, vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istedi. Mahkeme, davacının davalıya banka aracılığıyla gönderdiği 50.000 ve 15.000 TL'nin davalı kayıtlarında bulunmadığı, dolayısıyla davacının davalı firmaya banka aracılığıyla gönderdiği bu paralar için şahsi alacaklı olduğuna karar verdi. Ancak gönderilen paraların borç olarak gönderildiği hususunda ispat yükü davacıdadır. Mahkemece, dava dışı şirketin ticari defterleri de incelenerek daha uygun bir karar verilmesi gerektiği vurgulandı. Kararda, 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 102. maddesine de atıfta bulunuldu.
Kanun maddeleri:
- 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 102. maddesi.
13. Hukuk Dairesi         2016/8927 E.  ,  2019/3310 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalı şirket sahibi ile hem arkadaşlık hem de ticari ilişkilerinin bulunduğunu, davalı şirketin mali açıdan zor durumda olması nedeniyle farklı tarih ve miktarlarda davalıya şahsi hesabından borç para gönderdiğini, davalının ise gönderilen paraların bir kısmını ödediğini fakat 65.000,00 TL"lik kısmını ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine de haksız itiraz edildiğini ileri sürerek vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı, davacının, dava dışı ... adlı şirketin yetkilisi olduğunu ve bu şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, gönderilen paraların ise, şirketin talimatıyla ve hesapların uygun olmaması nedeniyle, zaman zaman şirket ortaklarının şahsi hesaplarından yapıldığını, ayrıca havale evrakında borç ibaresinin bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, borç olarak gönderilen paranın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır. Mahkemece, davacının Akbank Avcılar şubesi aracılığıyla davalıya gönderdiği 50.000,00 ve 15.000,00 TL"nin davalı kayıtlarında bulunmadığı, dolayısıyla davacının davalı firmaya banka aracılığıyla gönderdiği 50.000,00 ve 15.000,00 TL den dolayı şahsi alacaklı olduğu, bu 65.000,00 TL nin davalı kayıtlarında bulunmadığı, banka aracılığı ile gelen havalelerin geri ödendiğine dair de davalı herhangi bir yasal belge sunmadığından davalının takip tarihi itibariyle davacıya 65.000,000 TL borçlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, davacı tarafından davalı hesabına gönderilen havalelerde herhangi bir açıklama bulunmamakta olup 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 102. maddesinde “Kanunen geçerli bir açıklama yapılmadığı veya makbuzda bir açıklık bulunmadığı durumda ödeme, muaccel bir borç için yapılmış sayılır“ hükmü düzenlenmiştir. Gönderilen paraların borç olarak gönderildiği hususunda ispat yükü davacıdadır. Mahkemece, her ne kadar alınan bilirkişi raporuna göre bir karar verilmiş ise de bilirkişi tarafından dava dışı fakat dava ile ilişkili ... şirketinin defterleri incelenmeden rapor hazırlanmıştır. O halde mahkemece, dava dışı ... şirketinin ticari defterleri de incelettirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi