12. Ceza Dairesi 2017/1406 E. , 2019/4706 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : 1- Sanıklar ..., ... için;
TCK’nın 85/1, 62, maddeleri gereğince mahkumiyet
2-Sanıklar ..., İbrahim Keçeci için;
CMK’nın 223/2-c maddesi gereğince beraat
Taksirle öldürme suçundan sanıklar ... ve ...’ın mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar müdafiileri ile katılanlar vekili, sanıklar .... ve ...’nin beraatlerine ilişkin hükümler katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından failin kast veya taksirinin bulunmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin, sanıkların olayda kusurunun bulunduğuna, cezalandırılması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraatlere ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA,
2-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Sanık ... müdafiin duruşmalı inceleme isteminin, hükmedilen cezanın on yıl hapis cezasından aşağı olması nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 318 maddesi gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
17.09.2008 tarihinde saat 22.30 sıralarında, .... Mahallesi .... Caddesi orta refüjünde bulunan, aydınlatma direği yakınında şiddetli yağış ve sel neticesi oluşmuş su birikintisinden geçerken dengesini sağlamak için direğe tutunduğunda direkte meydana gelen kaçak elektrik nedeniyle elektrik akımına kapılarak hayatını kaybettiği olayda; aydınlatma direğinin 16.02.2006 tarihine kadar inşaası konusunda İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Ayedaş arasında 2005 tarihinde sözleşme imzalandığı, bu sözleşmeye göre İstanbul Büyükşehir Belediyesi 31.12.2007 tarihine kadar söz konusu tesislerde yapması gereken pano ve ayırma işlemlerini yaparak fiili devrini gerçekleştirmeden, tesisin bakım ve onarımı için yapmış olduğu ihale sonucu 18.04.2008 tarihinde İSBAK İş Ortaklığı ile sözleşme imzaladığı, İSBAK İş Ortaklığının ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile imzaladığı sözleşmenin 16. maddesi gereğince alt taşeron olarak .... Limited Şirketi’ne 21.04.2008 tarihinde yapmış oldukları sözleşme gereğince verdiği, sözleşmeye göre .... Limited Şirketinin sözleşme tarihinden itibaren beş iş günü içinde başlanması şartıyla 31.12.2008 tarihine kadar tamamlanması gerektiği, yeterli topraklama ve kaçak akım rölesi bulunmayan aydınlatma direğinde gerekli önlemlerin alınması için yeterli gözetim ve denetim yapmayan İstanbul Büyükşehir Belediyesinde şehir aydınlatma ve enerji müdürü olarak görev yapan sanık ...’in mahkemece asli kusurlu olarak mahkumiyetine karar verilmesinde ve kabul ve dayanak teşkil eden bilirkişi raporlarında bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamede sanık ...’in beraat etmesi gerektiğine yönelik bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafiinin, olay ile sanığın eylemi arasında illiyet bağı kurulmadığına, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Ayedaş arasında imzalanan sözleşmedeki prokol maddelerinin dikkate alınmadığına, olay anında elektiriği AYEDAŞ yetkililerinin kestiğine, aydınlatma direklerine takılan baz istasyonlarına ilişkin AYEDAŞ ile GSM operatörleri arasında sözleşme yapıldığına, İstanbul Büyükşehir Belediyesinden bunun için izin alınmadığına, olay yerinde keşif yapılmadığına, eksik inceleme ile karar verildiğine, afet durumunun gerektirdiği olağanüstü şartlara değinilmediğine, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, sanık ... müdafiin, hukuk mahkemesinde açılan dava sonucu ödenen tazminata hiç değinilmediğine, topraklama işlemi, kaçak akım rölesi bakım onarım işi olmadığına, imalat işi olduğuna, imalat işiyle ilgilenen firmanın .... AŞ adındaki firmaya değinilmediğine, katılanlar vekilinin, sanıkların kusur durumuna göre daha ağır ceza verilmesi gerektiğine, olayda bilinçli taksir koşullarının oluştuğuna, yönelik temyiz itirazlarının reddine,
TCK"nın 50. maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılması gerektiği, dosya içeriğine göre; sabıkası olmayan, dosyaya yansıyan olumsuz bir davranışı bulunmayan, yargılama sırasındaki davranışları lehine değerlendirilerek cezasında TCK"nın 62. maddesi gereğince indirim yapılan, lehe hükümlerin uygulanması talebinde bulunan sanıklar hakkında, ceza süresi itibariyle yasal imkan bulunmayan ve ""sanığın kişiliği"" şeklinde yasal olmayan yazılı gerekçe ile paraya çevirme hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi suretiyle TCK"nın 50. maddesinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA; 08.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.