18. Ceza Dairesi 2019/11897 E. , 2019/15002 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Yaralama, hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 25/11/2014 tarih, 2013/213 esas, 2014/522 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere sanığın tek bir fiille birden fazla farklı suçun oluşmasına neden olması ihtimali bulunan hallerde ceza adaletini sağlamak ve doğru sonuca ulaşabilmek amacıyla her iki suçtan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinin birlikte yapılması gerekeceğinden, ceza miktarı itibarıyla kesin nitelikte olan sanık ... hakkında yaralama suçundan kurulan hükümlerin de temyizi kabil olduğu ve gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 23/08/2009 yerine 24/08/2009 olarak yazılmasının mahallinde düzeltilebilir maddi hata olduğu kabul edilerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
A) Sanık ... (Çelik) hakkında kurulan hükümlerin temyizinde; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanık ... (Çelik)"in karıştığı kavga nedeniyle olay yerine gelen görevli polis memuru ..."a yönelik yaralama eylemi için hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/11/2012 tarih 2011/319 E. 2012/714 K. sayılı ilamıyla mahkumiyet kararı verildiği, açıklanan eylemin devamında ise sanığın ifadesi alınmak üzere karakola getirildiğinde yargılamaya konu yaralama ve tehdit eylemlerini gerçekleştirdiğinin kabul edildiği ve sanığın eylemlerinin hukuken bir bütün halinde tek bir görevi yaptırmamak için direnme fiilini oluşturduğu anlaşılmakla mükerrer cezalandırılmasının önüne geçilmesi bakımından dava dosyalarının birleştirilmesine karar verilip sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan tek hüküm kurulup 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilerek uygulanma koşullarının gerçekleştiğinin tespiti halinde TCK"nın 43. maddesi uyarınca arttırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- İddianamede sanık ... (Çelik)"in eyleminin, “görevlilere saldırıp vurduğu ve ağza alınmayacak hakaretler etmeye başladığı" biçiminde açıklanması ve sanık hakkında mağdurları tehdit ettiğine dair açılmış bir kamu davası bulunmaması karşısında, iddianamedeki eylem ile bağlılık kuralı dikkate alınmayıp, dava açılmayan mağdurlar ... ve ..."a yönelik tehdit suçundan mahkumiyet kararları verilerek, CMK"nın 225/1. maddesine aykırı davranılması,
3- Sanığın aşamalarda üzerine atılı suçlamayı reddetmesi, 23/08/2009 tarihli tutanak içeriği ve iddianamede hakaret içeren sözlerin neler olduğunun belirtilmemesi karşısında mağdur polis memurlarının aşamalardaki beyanlarında sanığın ağza alınmayacak hakaretler ettiğini beyan etmelerine rağmen sanığın söylediği kabul edilen sözlerin neler olduğu mağdurlara açıklattırılıp karar yerinde gösterilmeden, CMK"nın 34/1 ve 230. maddelerine aykırı olarak yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,
4- Kabule göre de;
Sanık ... (Çelik)"in tehdit ve yaralama eylemlerinin bir bütün halinde TCK"nın 265/1. maddesinde düzenlenen görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu ve bir kez mahkumiyetine karar verilerek cezasından TCK"nın 43. maddesi uyarınca arttırım yapılması gerektiği, yine sanığın birden fazla mağdura yönelik hakaret eylemlerinin hukuken tek bir fiille gerçekleştirildiği ve TCK’nın 125/3-a. maddesi uyarınca tek ceza verilip, bu cezanın aynı Kanun"un 43. maddesi uyarınca arttırılması gerektiği gözetilmeden tehdit, yaralama ve hakaret suçlarından ayrı ayrı mahkumiyet kararları verilmesi,
B) Sanık ... hakkında kurulan hükümlerinin temyizinde ise;
1- Sanık ..."ın tehdit ve yaralama eylemlerinin bir bütün halinde TCK"nın 265/1. maddesinde düzenlenen görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu ve bir kez mahkumiyetine karar verilerek cezasından TCK"nın 43. maddesi uyarınca arttırım yapılması gerektiği, yine sanığın birden fazla mağdura yönelik hakaret eylemlerinin hukuken tek bir fiille gerçekleştirildiği ve TCK’nın 125/3-a. maddesi uyarınca tek ceza verilip, bu cezanın aynı Kanun"un 43. maddesi uyarınca arttırılması gerektiği gözetilmeden tehdit, yaralama ve hakaret suçlarından ayrı ayrı mahkumiyet kararları verilmesi,
2- Kabule göre de;
a- Sanık ... hakkında yaralama suçunda adli para cezası seçilmesine karşın, hakaret suçunda yeterli gerekçe gösterilmeden adli para cezası yerine hapis cezası tercih edilerek, tehdit suçunda da hapis cezası adli para cezasına çevrilmeyerek hükümler arasında çelişki yaratılması,
b- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... (Çelik) ve ... müdafinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.