11. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1955 Karar No: 2018/2800 Karar Tarihi: 29.03.2018
Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/1955 Esas 2018/2800 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, Vergi Usul Kanununa muhalefet suçuyla yargılanmıştır. Mahkeme, sanığın sahte fatura düzenleme suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılan kurum vekilinin temyiz itirazlarını reddetmiş ve hükmün istem gibi onayarak beraat kararı vermiştir. Ancak, sanığın 2005 yılında aynı suçtan kurulan beraat hükmüne yönelik katılan kurum vekilinin temyiz itirazları bozulmuştur. Sahte fatura düzenleme suçunun dava zamanaşımının gerçekleştiği gerekçesiyle sanık hakkındaki kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. Bu karar, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri uyarınca alınmıştır.
11. Ceza Dairesi 2018/1955 E. , 2018/2800 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet HÜKÜM : Beraat
1-Sanık hakkında 2006, 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılan kurum vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Bozma üzerine yapılan yargılama sonucunda; yüklenen suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmadığından CMK"nın 223/2-e madde ve bendi uyarınca beraati gerektiği mahkemece dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan kurum vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 2-Sanık hakkında 2005 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılan kurum vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü uyarınca; sanığa yüklenen “sahte fatura düzenleme” suçunun, öngörülen cezasının miktarı ve üst sınırı itibarıyla tabi olduğu 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği 31.12.2005 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan kurum vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 29.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.