Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/34023 Esas 2020/12271 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/34023
Karar No: 2020/12271
Karar Tarihi: 15.12.2020

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/34023 Esas 2020/12271 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan yargılanmış ve beraat etmiştir. Sanık ile şirket yetkilileri arasında işçi temini için yapılan anlaşmada, sanığın sözleşmeye aykırı davranarak işçileri temin etmediği ve kendisine verilen 4000 TL'yi iade etmediği iddia edilmiştir. Ancak, sanığın savunması, katılanın beyanı ve tanık anlatımları dikkate alınarak, söz konusu eylemin hukuki bir ihtilaf oluşturduğu ve suç unsurlarının oluşmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, mahkeme sanığın beraatine karar vermiştir.
Kanun maddeleri: Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun cezai sorumluluğu Türk Ceza Kanunu'nun 155. maddesinde düzenlenmektedir. Suç işlemek için güveni kötüye kullanmak, kişilerin yetki, görev veya hizmetlerinden kaynaklanan bir güveni suiistimal etmek anlamına gelmektedir. Ancak, söz konusu suçun varlığı için, güvenin kötüye kullanılması nedeniyle bir zararın oluşması gerekmektedir.

15. Ceza Dairesi 2017/34023 E. , 2020/12271 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılanın yetkilisi olduğu şirkette çalıştırılmak üzere işçi temin etmesi için sanık ile anlaşma yaptıkları, sanığa katılan şirket yetkilileri tarafından işçilere avans ödemesi yapması, masraflar ve sanığın ücreti olmak üzere 4000 TL ödeme yapıldığı, sanığın söz konusu işçileri temin etmediği gibi hizmet ilişkisi nedeniyle kendisine tevdi edilen parayı iade etmeyerek mal edindiği, bu suretle üzerine atılı suçu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunması, katılan beyanı, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamına göre sanığın edimini yerine getirmemesinin katılan ile aralarındaki sözleşmeye aykırılık oluşturduğu, eylemin hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu anlaşılmakla; atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin yanlış değerlendirme sonucu beraat hükmünün tesis edildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 15/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.