14. Hukuk Dairesi 2016/8390 E. , 2017/1545 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki mirasın hükmen reddi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 16.11.2015 gün ve 2015/11789 Esas - 2015/10435 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, 26.03.2009 tarihinde vefat eden muris ..."ın terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar tarafından davaya karşı cevap verilmemiştir.
Mahkemece TMK"nın 605/2. maddesi uyarınca mirasın hükmen reddine karar verilmiş, davalılar vekilinin temyiz talebi üzerine hükmün, Dairemizin 16.11.2015 tarih 2015/11789 Esas - 10435 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir.
Davalılar vekili, karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dava, TMK"nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanunu"nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu"nun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir. Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur.
Mahkemece davanın niteliği gereği davalı-alacaklıların, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmediği, bilmesinin mümkün olmadığı, yapılan yargılama sonrasında terekenin borca batık olup olmadığına karar verildiği göz önünde bulundurularak yargılama gideri ve harçtan davalıların değil davacının sorumlu tutulması, davacılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile 16.11.2015 tarih 2015/11789 Esas, 2015/10435 Karar sayılı onama kararının kaldırılmasına ve hükmün yukarıdaki gerekçeyle BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 28.02.2017 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
(Muhalif)
-KARŞI OY-
Dava, mirasın hükmen reddin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, mirasın hükmen reddin tespitine karar verilmiş, bu karar Dairemizin 16.11.2015 tarih, 2015/11789 E, 10435 Ksayılı ilamıile onanmıştır.
Davalılar vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Tarafların davanın görülmesi ve sonuçlandırılması için ödedikleri paraların tümüne yargılama giderleri denir. Keşif giderleri, tanık ve bilirkişiye ödenen ücret ve giderler, yargılama sırasında yapılan diğer tüm giderler, vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücreti yargılama giderleri kapsamındadır. ( HMK m 323 )
Kural olarak yargılama giderleri davada haksız çıkan yani aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilir.( HMK m 326 ) Yargılama giderlerine mahkemece resen hükmedilir. Yargılama gideri tutarı, hangi tarafa ve hangi oranda yükletildiği ve dökümü hüküm altında gösterilir.( HMK m 332 / 1,2 )
Davalı, davanın açılmasına kendi hal ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmez.( HMK m 312/2 )
Davacılar tarafından açılan dava da dava dilekçesi, davalılara 14.02.2013, 09.03.2013 tarihlerinde tebliği edilmiş, davalılar tarafından bu davaya karşı herhangi bir cevap verilmemiştir.
Süresi içinde cevap dilekçesi vermemiş olan davalı, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılır. (HMK m 128)
Bu durumda davacı davasında haklı olduğunu kanıtlamak zorundadır. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 128.maddesi gereğince cevap dilekçesi verilmemekle dava dilekçesindeki vakıalar inkar edilmiş sayıldığından mahkemece bir hüküm verilene kadar uyuşmazlığın devam ettiğinin kabul edilmesi gerekir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verildiğinden, aleyhine hüküm kurulan davalılar Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326. maddesi gereğince yargılama giderlerinden sorumludur.
Davalıların yargılama giderlerinden sorumlu tutulmalarına ilişkin mahkeme kararı, toplanan delillere ve kararının gerekçesine göre usul ve yasaya uygun bulunmuş, temyiz istemi bu gerekçelerle karşılanarak onanmıştır. Dairemizin onama ilamında düzeltilmesi gereken bir yön bulunmadığından, davalıların karar düzeltme taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini düşündüğümden sayın çoğunluğun hükmün bozulmasına ilişkin kararına katılamamaktayım.