23. Hukuk Dairesi 2015/1482 E. , 2016/3396 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı arsa sahibi vekili, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca beş katlı bina yapılarak dubleks olarak yapılacak 5.katın müvekkiline verilmesinin kararlaştırıldığını, ancak binanın altı katlı yapıldığını, başlangıçta altı katlı yapılacağı bilinseydi müvekkilinin bir daireye razı olmayacağını, bu şekilde davalının haksız kazanç elde ettiğinden fazla yapılan daireden müvekkiline pay verilmesi gerektiğini ileri sürerek, fazladan yapılan ve davalı adına olan dairedeki tapu kaydının iptali ile davacı payına düşen hissenin davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, bunun mümkün olmaması halinde şimdilik 10.000,00 TL"nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle dava değerini 26.640,00 TL"ye çıkarmıştır.
Davalı yüklenici vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, sözleşmede kat sayısının belirtilmeyip müvekkilinin inşaatı dilediği şekilde yapacağının düzenlendiğini, fazla yapılan daireden söz edilemeyeceğini, taşınmazda 5 adet bağımsız bölüm bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, 07.06.2012 tarihli karar ile, davanın kabulü ile, dava ve ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 26.640,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine, Dairemiz"in 09.10.2013 gün ve .... sayılı ilamı ile, binanın beş katlı yapılması gerektiği halde mahallinde altı katlı yapıldığı, onaylı projeye göre sözleşme eki krokiden farklı olarak zemin altında üçüncü bir bodrum kat daha inşa edilerek müşterek depo ve kalorifer dairesine yer verildiği, fazla inşa edilen bağımsız bölümün, mahkemece kabul edildiğinin aksine birinci bodrum kat değil üçüncü bodrum kat olduğu, ortak alan olup, tüm kat maliklerinin kullanımına tahsis edildiğinden fazla yapıldığı iddia edilen bağımsız bölümün bedeline ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş, yine Dairemiz"in 20.05.2014 gün ve ...karar sayılı ilamı ile, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davacının fazladan yapıldığını iddia ettiği bağımsız bölümün (3.bodrum katının) bedeline ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan sözleşme dışı fazladan inşa edilen bağımsız bölümden arsa sahibi hissesine düşen kısmın tapusunun iptali ile adına tescili, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
.../...
S.2
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Davacı tarafından dava 10.000,00 TL bedel üzerinden açılmış, daha sonra ıslah dilekçesi ile dava değeri 26.640,00 TL"ye çıkarılmış, mahkemece davanın reddi ile hüküm fıkrasının (4) no"lu bendinde davalı lehine 1.500,00 TL vekalet ücretine hükmedilmiştir. Oysa ıslah ile artırılan miktara göre davalı lehine 3.196,80 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir. Mahkeme kararının bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiş ise de, yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, HUMK"un 438/VII maddesi uyarınca kararın, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent gereğince temyiz itirazlarının kabulü ile, kararın hüküm fıkrasının (4) no"lu bendinde yer alan “1.500,00 TL” rakamının çıkartılarak yerine “3.196,80 TL nispi” rakam ve kelimesinin eklenmesine ve hükmün değiştirilmiş bu şekliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde davalıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.